Kayıtlar

Teknoloji etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Türkiye’nin 2023 Hedefleri; Güçlü Bir ‘Siyasi Sahiplenme’ye Bağlı

Resim
Dünya ve ülke yaşamının oldukça yoğun; hareketli ve sıcak bir atmosferle devam ettiği süreç içerisinde “bir aylık tatil arası”ndan sonra yeniden mütevazi okuyucu kitlemle buluşmamdan kaynaklı bir mutluluk içerisindeyim. Ancak yaşanan “yasaklı ve salgınlı günler” bu mutluluğa gölge düşürse de hayatım boyunca zorluklarla yaşamaya alışık biri olduğum için; her türlü zorluğu önümüzdeki dönemde hem birey hem de toplum olarak aşabileceğimize inanıyorum. Kısaca bunun için ‘umut’ taşıyorum. Zaten en büyük umudumuz da ülkemizin geleceği… O nedenle de çok sayıda konu arasından  “2023 Bilgi ve İletişim Teknolojileri Hedefleri”ni ele almayı uygun buldum… Türkiye’nin 2023 hedeflerini yakalaması için güçlü bir siyasi sahiplenmeye ihtiyaç olduğu her zaman çeşitli platformlarda dile getiriliyor, ifade ediliyor. 2023 hedefleri için ‘Bilgi ve İletişim Teknolojileri’ stratejik bir sektör olarak kabul ediliyor ve bunun da bütüncül politikalar ile desteklenmesi gerektiği vurgulanıyor. Bilgi ve İletiş...

Dijital Köy ve Su Tarımı Zirveye Taşıdı

Resim
Daha önceki blog yazılarımda da zaman zaman gündeme getirdiğim “Dijital Tarım” konusu bu günlerde yeniden zirveye oturdu. Tarım ve Gıda Sektörü’nün dünyada ve ülkemizde geleceği şekillendirecek ilk sektör olacağına değinmiştim. Dünya nüfusu arttıkca gıda ihtiyacının giderek artması ve az gelişmiş ülkelerde de insanların eşit fırsatlar ve eşit gıdadan yararlanabilmeleri adına elbetteki tarım sektörü gittikçe ivme kazanmaya başladı. Cumhuriyetin ilk dönemlerinde “Tarım Ülkesi” olarak anılan Türkiye sanırım bu gidişatla yeniden “Tarım Ülkesi” olacak gibi…Tarım deyince ilk akla gelen şeyler de toprak, su ve teknoloji. Her üç olanak açısından da ülkemiz elverişli bir durumda ve konumda.    Dijital köy, dijital su, dijital cadde ve dijital esnaf projelerini ülkeye yaymamız gerektiğini dillendiren uzmanlar, devletin hazine arazilerini tarıma açmasını olumlu bir gelişme olarak değerlendirirlerken, “Hobi Bahçeleri”nin ise tarım topraklarını işgal ettiği ve arazilerin bu işgalden kur...

Teknoloji Yatırımlarına Devlet Yardımı

Resim
Türkiye’nin teknoloji açığı olan alanlarda teknoloji kapasitesini geliştirmesi düşüncesiyle geçtiğimiz yıl uygulamaya koyulan “Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı”, ülkemizin mevcut durumda veya gelecekte ortaya çıkabilecek kritik ihtiyaçlarını karşılayabilme amacı güdüyor… Ülkemizde üretim kapasitesi yetersiz olan ürünlerde arz güvenliğini de sağlamayı hedefleyen program doğrultusunda, dış ticaret açığı verilen alanlarda da ithalat bağımlılığının azaltılması amaçlanıyor. Türkiye’de üretimi kısıtlı olan yeni nesil teknolojiler kullanılarak üretim yapılmasını sağlamayı da hedef edinen program, sektörlerdeki teknolojik dönüşümü hızlandırma ve sektörlerin gelişimine katkı vermeyi önceliklendiriyor.   Bakanlar Kurulu’nun 2012’de aldığı “Yatırımlarda Devlet Yardımları Kararı ” ile  2016’da yürürlüğe koyduğu “Yatırımlara Proje Bazlı Devlet Yardımı Verilmesi”ne ilişkin kararı   doğrultusunda teknoloji yatırımlarına devlet yardımı sağlanacak.  Odaklı  H...

Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi

Resim
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, yüksek katma değerli, orta-yüksek ve yüksek teknolojili ürünlerin yerli olanak ve yeteneklerle üretimine destek verilmesi için geçen yıl Kasım ayında “Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı” başlatmıştı. Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı Uygulama Esasları Tebliği’nde değişiklik yapılmasınını öngören Tebliğ de 19 Haziran 2020 Tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Program kapsamında makine, bilgisayar, elektronik, optik, elektrikli teçhizat, eczacılık, kimya ve ulaşım araçları sektörlerinde ürün listeleri ilan edilecek. Bu ürünlere ilişkin yatırımcı çağrılarına çıkılarak ve 300’den fazla ürün çeşidinin yerlileştirilmesi hedefleniyor. Yeni yayımlanan tebliğe göre, Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi kapsamında birden fazla ürün üretilebilecek. Program ile Türkiye’de katma değeri yüksek ürünlerin üretimini artırmaya yönelik destekleri içeren Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi’nde, “temel ürünler”in yanı sıra başka ürünlerin de üre...

Türkiye’nin ‘M2M’ Düzenlemesi Yok

Resim
Makineler arası iletişim, Nesnelerin İnterneti (İnternet of Things-IoT) ve hatta mobil 5G (5’inci Nesil) konusunu da kapsayan M2M (Machine to Machine-Makineden Makineye) pazarına ilişkin Türkiye’nin bir düzenlemesi yok. Türkiye bilgi iletişim teknolojileri (BİT) pazarının büyümesi ve tüketicinin refahının artması amacıyla büyük önem taşıyan M2M altyapısının geliştirilmesinin teşvik edilmesini sağlayacak olan bu düzenlemeyi Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) henüz gerçekleştirebilmiş değil. Oysa BİT pazarında etkin rekabet şartlarının arttırılması için böyle bir düzenlemeye ihtiyaç var…Bu nedenle de pazarı büyütecek ve rekabeti artıracak bir regülasyon (düzenleme) politikasının sürdürülmesi gerekiyor. Bu kapsamda, M2M kullanımının önünü açıp, uygulamaların yaygınlaştırılması kaçınılmaz gözüküyor … M2M teknolojilerine dair hiçbir mevzuatta tanımlanan cihaz ve aboneliği bulunmuyor. M2M de Kablosuz Teknolojiler M2M kısaltmasıyla bilinen Makineler Arası İletişim (Machine to Ma...

Dijital Su Artık Kaçınılmaz…

Resim
Dijital teknolojilerin su sektöründeki uygulamalarını ele alan Su Politikaları Derneği, yaptığı çalışmada hızla dijitalleşen dünyada Su Hizmetleri Yönetimi’nde başlayan dijitalleşmeyi irdeledi. Derneğin hazırladığı “Dijital Su Dünyası” başlıklı raporda ‘su’da değişimin neden önemli olduğuna vurgu yapıldı. Raporda, ayrıca şu bilgiler yer aldı: “Yakın geleceğin ‘dijital su’ veya ‘akıllı su’ uygulamaları daha çok ‘akıllı şehir’ konsepti içinde yer alacak ve uygulamaya geçecek…Bu nedenle COVID-19 sonrası değişimler; “Dijital Dünyaya Doğru Değişim”i de hızlandırılacağını ortaya koyuyor. Ancak bu değişimin yönünün nereye doğru olacağı ve oluşacak değişimde ‘insan hakları’nın ve toplum çıkarlarının ne kadar dikkate alınacağını şimdiden kestirmek zor. İnsanın her konuda hep ‘merkez’de olması gereken yerinin ‘yeni dünya’da nerede konumlandırılacağı belirsizliğini koruyor. Bu kavramların daha bilinir hale gelmesinin yolu, öncelikle bu değişimin farkında olunması, incelenmesi ve izlenmesidi...

Geleneksel Öykü Teknolojiyle Birleşti

Resim
Teknolojinin bütün alanlara girmesi; ‘geleneksel öykü anlatımı’nı da etkiledi. Keşifler, buluşlar, savaşlar, zaferler, yenilgiler, efsaneler, destanlar ve sosyo politik konuların ele alındığı ö ykülerin teknolojiyle bütünleştirilmesi dijital öykülemeyi doğurdu. Uzmanlar, dijital öykülemenin, 1990’ların başından itibaren var olmasına karşın, dünyanın her yerinde kabul görmüş ortak bir tanıma sahip olmadığını öne sürüyorlar. Diğer taraftan da, farklı çoklu ortam araçları bir arada kullanılarak yapılan öykü anlatımı olarak tanımlanıyor…Modern teknolojinin geleneksel öykü ile bir araya gelmesi şeklinde de nitelendiriliyor. Bir başka deyişle de “Geleneksel öykü anlatımının çağdaş bir yoludur” deniliyor. Uyulamada, bilimden sanata ve kültüre, teknolojiden, tıp eğitimine birçok konuda bilgi sunmak için kullanılabilen dijital öykü türleri ve dijital öykülemenin birçok tanımı yapılıyor. Bu tanımlar, öğretici dijital öyküler, proje tabanlı ol...

‘Müşteri’ Teknolojiyle Yeniden Tanımlanıyor

Resim
Yeni yapılan bir küresel araştırmada; 2030’da müşteri deneyimi nasıl olacak? Sorusuna yer verildi. Araştırmaya göre, teknoloji yeniden tasarlanan müşteri deneyiminin ardındaki başlıca itici güç olacak. Markalar tüketicilerin hızına yetişmek ve gelişen tüketici teknolojilerine ayak uydurmak için müşteri ekosistemlerini yeniden kurgulamak zorundalar… Futurum Research’ün hazırladığı ve SAS’ın sponsor olduğu “ Deneyim 2030: Müşteri Deneyiminin Geleceği ” adlı çalışmada 2030’da müşteri ile olan etkileşimlerin yüzde 67’sinin akıllı makinelerce sağlanacağı vurgulandı. Araştırmada, modern teknolojinin, markalarla tüketicilerin bağlantı kurma şekillerini baştan aşağı değiştirdiğinin de altı çizildi. Yeni ürünler, hizmetler, tüketiciler ve rakipler geliyor ve gelişmeye devam ediyor. Tüketicilerin davranışları, beğendikleri ve beğenmedikleri değişmeye devam ediyor. 2030’da müşteri deneyimi nasıl olacak? Markalar geleceğin tüketici beklentilerini karşılamak için nasıl dönüşecekler? İtic...

‘Yazılım Kiralama’

Resim
Ekonomik durgunlukların ve sorunların yaşandığı son günlerde; şirketler çıkış aramak adına çeşitli yollara başvuruyor… Maliyetlerin veya harcamaların azaltılması için neler yapılabileceği gündeme alınıyor. Eskiden olduğu gibi şimdi de ‘Yazılım’ can simidi olarak görülüyor. Yazılım ihracına bel bağlayan ülkeler olduğu gibi kendi ulusal yazılımlarını kullanarak önemli maliyet azaltması sağlayan ülkeler de var. Teknolojide yeni trend ise; ‘Yazılım Kiralama’.  İşletmeler,  çeşitli yazılımların kullanımı için, ‘ Yazılım Kiralama   Sözleşmesi’ imzalayarak yatırım maliyetlerini azaltılma yolunu tercih ediyor. Kısacası, kiralanabilen bir yazılım kullanmanız halinde ileriki yıllarda programınıza yapacağınız yatırımları ve maliyetleri düşünmenize gerek kalmıyor. Maliyetleri azaltmada öne çıkan yöntemlerden biri de “Ticari Yazılım Kiralama”. İlk yatırım maliyetini minimuma indiren kiralama modeli sayesinde düzenli bakım giderlerinden muafiyet sağlanırken; yazılımın mevzuata uy...

Dünya Stratejisine ‘Yapay Zeka’ mı Yön Veriyor?

Resim
Yapay zeka her alanda çok işimize yarayacak bir araç olarak nitelendiriliyor; lanse ediliyor… Bu alanda çok sayıda stratejiler oluşturularak, eğitim sistemleri yeniden yapılandırılıyor…Ancak kişisel görüşüm; insan faktörünün bu kadar göz ardı edilerek, ‘etik’ konusunu hiçe sayan bir projenin; teknoloji ve teknolojik üstünlüğü ne kadar üst düzeyde olsa dahi başarılı olabilme şansının elbette ki az olmasıdır…O nedenle yapay zeka teknolojilerine ve projelerine her zaman temkinli yaklaşıp; insanın ve insan faktörünün asla küçümsenmemesi gerektiğini savunanlardanım… Ekonomik kalkınmanın itici gücünün ‘yapay zeka’ olabileceğini öngörenler var ve hatta küresel gayri safi milli hasılanın (GSMH) 2030’da yapay zekaya dayalı teknolojiler sayesinde yüzde 16 artabileceğini ileri süren uzmanlar var. Yapay zeka  ile işgücü piyasasında büyük dönüşümler beklenirken; yapay zekanın, ekonomiler için büyük ticari fırsat oluşturabileceğine ‘inanan’ ülkeler, kolları sıvamış bir biçimde çalışmaların...

Uzaktan Eğitim Zirve Yaptı

Resim
Uzaktan eğitim, adeta ‘olgunluk dönemi’ni yaşıyor. Uzaktan eğitim hiç bu kadar önemli ve değerli olmamıştı. Corona Virüs Vakası’nın gündeme gelmesiyle birlikte başta Milli Eğitim Bakanlığı’nın tüm eğitimleri EBA (Eğitim Bilişim Ağı) üzerine taşımasıyla öğretmenlere ve öğrencilere eğitimde büyük kolaylık geldi. Bu süreçte hemen hemen tüm kurum ve kuruluşlar da personel eğitimlerini uzaktan gerçekleştirmeye başladılar. Kurum ve şirket içi toplantılar, konferans ve paneller de bir nevi uzaktan eğitim sayılabilecek platformlar üzerinden gerçekleştirilmeye başlandı. 1900’lü yıllarla başlayan ve bilgi ve iletişim teknolojilerinde yaşanan gelişmeler doğrultusunda özellikle bilgisayar, İnternet ve diğer iletişim araçlarının yaygın olarak kullanıldığı dönem uzaktan eğitimin zirveye ulaştığı “olgunluk dönemi” olarak nitelendirilebilir.   Uzaktan eğitim öğrenenlerin zaman ve mekan bağlamında birbirlerinden ve öğrenme kaynaklarından uzak olduğu eğitim modeli. Wikipedia’da yer v...