Bilişim Teknoloji

Türkiye’nin ilk teknoloji muhabirlerinden biri olarak; 1993 yılında internetin Türkiye’ye gelmesiyle birlikte; o dönem kurulan ve popüler olan Turk.Net, Mynet ve MSN’yi her gün sabırsızlıkla izlemek için evime yakın internet kafenin yolunu tutuyordum. Her üç sitenin içeriklerini okumaktan büyük zevk alıyordum. İnternet henüz evlere yok denecek kadar az girmişti ve gazetelerin, dergilerin, televizyonların hiçbirisinin henüz web siteleri yoktu. Her üç sitenin de menüleri arasında yer alan elektronik kartı (e-kart) bayramlarda, yilbaşlarında ve özel günlerde kullanmak da en çok sevdiğim aktiviteydi. Her üç sitenin de yayın akışlarındaki sorumluluk ve işini ciddiye alma durumu en çok etkilendiğim yandı. Kaliteli hizmet anlayışı ve işini ciddiye alma; o dönemin çalışanlarının değer verdiği bir duyguydu. Turk.Net bir süre sonra yayın hayatını sonlandırırken; Mynet daha da büyüyerek ve MSN’de tam benim benimsediğim gibi “Kısa Haber Yazma” uslubunu alışkanlık edinerek; her iki site de yoll

Global çapta ekonomik büyüklüğü 6.4 trilyon Dolar’ı aşan elektronik ticaretin (e-Ticaret), Türkiye’de de satışları 400 milyar Lira’ya yaklaştı. 2021 yılının en çok tercih edilen ödeme yöntemi olan kredi kartı ile 8,2 milyar işlemle 1,6 trilyon Lira tutarında alışveriş yapıldı.   İyzico, Dogma Alares ve Elektronik Ticaret İşletmecileri Derneği ( ETİD) tarafından hazırlanan “2021 Türkiye e-Ticaret Ekosistemi” Raporu açıklandı. e-Ticaret, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de güçlü bir büyüme gösterirken; 2021 yılında Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın (GSYİH) yüzde 4,5’i, toplam perakende sektörünün ise yüzde 17,6’sı perakende e-ticaret satışlarından oluştu. e-Ticaret alışverişleri kapsamında tüketiciler 2021 yılında her alışverişte ortalama 170 Lira harcadı.  Rapora göre, e-ticaret işlem sayıları 2020’ye göre yüzde 46 oranında artarak 3,4 milyar adet siparişle ve yüzde 69   artış ile 381,5 milyar Lira hacme ulaştı. Satış bazında en yüksek büyümeyi gösteren kategori, 2019-2020 dönemi

Yapılan araştırmalar Türkiye’nin araştırma-geliştirme (AR-GE) harcamalarının düşük olduğunu gösteriyor. AR-GE harcamalarının düşüklüğüne paralel olarak imalatta yüksek teknolojili üretimin de düşük seviyelerde kalması önemli bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye, AR-GE faaliyetlerini artırmak için   özel sektörün daha yoğun bir şekilde bu alana odaklanmasını sağlamaya çalışıyor. Bunun için de çeşitli mali teşviklerden oluşan düzenlemeler yapıyor. Bu amaçla ayrıca bir taraftan kamu AR-GE kaynakları artırılırken diğer diğer taraftan da özel sektör AR-GE faaliyetlerine yönelik kapsamlı teşvik politikaları geliştiriliyor. Ancak geliştirilen bu politikaların henüz istenen düzeyde bir sonuca ulaşmadığına işaret ediliyor. AR-GE Harcamaları-Büyüme İlişkisi AR-GE harcamaları-büyüme ilişkisine içsel ekonomi büyüme modellerinde geniş bir şekilde yer verilirken; bu ilişkinin varlığı ve bu ilişkinin yönü son zamanlarda yapılan çalışmalarda daha fazla tartışılmaya başlanmış durumda…. Uzun

Depolama donanımları, kuruluşların hızla değişen bir iş ortamında başarılı olmalarında kritik öneme sahip. Kişisel cep telefonlarımızı ve dizüstü bilgisayarlarımızı düzenli olarak yenilemekten evdeki kablosuz bağlantımızı (Wireless Fidelity-WiFi) tekrar değerlendirmeye kadar, teknoloji yenilemeleri günlük hayatımızın önemli bir parçası oldu. Bir iş ortamında da durum çok farklı değil. Donanımın özelliklerine ve türüne karar vermede ve bir kuruluşun veri merkezindeki depolama sistemlerinin yenilenmesi gerektiğinde karar vermede; karar vericiler, çoğu zaman değişime dirençle karşılaşabiliyor. Verinin artık yeni sermaye olmasıyla beraber; bir depolama sisteminin yenilemesinin başarısını etkileyebilecek birçok faktör bulunuyor. Her kuruluşun üst yöneticilerini yakından ilgilendiren depolama yenilemesi için beş kritik ipucundan sözediliyor. Bu ipuçları şöyle sıralanıyor: Mevcut Engelleri Belirleyin  Son dönemde yapılan bir araştırma, karar vericilerin yüzde 83’ünün verileri ayrış

Dördüncü Sanayi Devrimi’nin Tarihsel Gelişimi; M.Ö 10.000 yılına kadar, insanlar avcılık yapıp avladıkları hayvanları tüketerek hayatlarını sürdürmüşler, daha sonra avcılık-toplayıcılık dönemini yaşamışlar ve bu dönemden sonra ise, yaşam şekillerini hayvan yetiştirmek, mahsul ekip biçmek, yoluyla değiştirerek yerleşik hayata geçmişler. Böylece, insanlık tarihinin ilk ve en önemli devrimlerinden biri olan tarım devrimi başlamış. Bu gelişme ile beraber toplumlar sadece tüketen değil aynı zamanda üreten toplumlar haline dönüşmüş. Yerleşik hayata geçen toplumlar üretimlerini daha verimli hale getirebilmek için, çeşitli yöntemler geliştirmeye başlamışlar.   Dünya tarihinde yaşanan tüm gelişim ve değişimler, 18’inci yüz yılın ikinci yarısında tarım ve sanayi ile önemini arttırarak korumuş.  İnsanlık tarihine bakıldığında Tarım Devrimi’nden Sanayi Devrimi’ne geçişte oldukça uzun bir sürecin yaşandığı görülüyor. 18’inci yüz yılın ortalarından sonra buharlı makinelerin icadıyla başlayan Birin

Bankalar, daha fazla müşteri kitlesine hitapedebilmek için sektörde  ‘Dijital Bankacılık’ yatırımlarını artırıyor. Yatırımların artmasıyla birlikte bankalararasındaki rekabette hız kazanmaya başladı. Kripto para (Dijital Para) piyasasının finansal açıdan güven vermemesi nedeniyle; yasal bankacılık faaliyetlerine daha çok yönelen müşteriler; dijital bankacılığın önemini daha da çok öne çıkarıyor. Daha önceki blog yazılarımın bir kaçında da ele aldığım Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) hazırladığı Dijital Bankaların Faaliyet Esasları ile Servis Modeli Bankacılığı Hakkında Yönetmelik, 29 Aralık 2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştı. 1 Ocak 2022 tarihi itibariyle yürürlüğe giren yönetmelik, Türk Bankacılık Sektörü’nde “Yeni Nesil Bankacılık” için “Yeni Bir Sayfa” olarak değerlendiriliyor. Bu düzenleme ile birlikte bankacılığa büyük bir hareket geleceğinin altını çizen uzmanlar, artan yatırım ve rekabetin tüm finans ekosistemine fayda sağlayacağının üzerinde duruyo

Salgın sürecinde vatandaşa kesintisiz hizmet sunulmasını sağlayan ve 160 bin kişinin çalıştığı Çağrı Merkezi Sektörü istihdam ve hizmet ihracatı için teşvik bekliyor.  Aynı zamanda da tüm dünyaya hizmet ihracatı yapan Çağrı Merkezi Sektörü, Türkiye’yi yakın coğrafyada bir hizmet üssü haline getirdi. Büyümenin sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi ve potansiyelin değerlendirilebilmesi için istihdama ve hizmet ihracatına özel teşviklere ihtiyaç duyuluyor.   Çağrı Merkezleri Derneği (ÇMD), her yıl gerçekleştirdiği Türkiye Çağrı Merkezi Pazarı Araştırması’nın 2021 sonuçlarını paylaştı. ÇMD ve Pragma Araştırma iş birliğiyle hazırlanan raporda 2021 yılında da sektörün yaşadığı dikkat çekici büyümeyi sürdürdüğü ortaya konuluyor. Sektörde 2020 yılına göre yüzde 41,3 oranında artan pazar büyüklüğü, 10,9 milyar Lira’dan 2021 yılında 15,4 milyar Lira’ya ulaştı. Enflasyon ve asgari ücret etkisinden arındırılmış reel (gerçek) büyümenin ise yüzde 20 civarında olduğunun altı çiziliyor.   Sektör

Ödeme hizmetlerinde yeni bir döneme giriliyor. Ödeme hizmeti veren kuruluşlar ile elektronik olarak saklanan paraları ihraç eden tüzel kişiliklerin yetkilendirilmesini sağlayan ve Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın (TCMB) hazırladığı ‘Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para İhracı İle Ödeme Hizmeti Sağlayıcıları Hakkında Yönetmelik’in esaslar ı 1 Nisan 2022 tarihi itibariyle uygulanmaya başlandı. Resmî Gazete’nin 1 Aralık 2021 tarihli sayısında yayımlanan yönetmeliğe göre,   faaliyet izni için başvuru yapan ödeme hizmeti verecek ya da elektronik para hizmeti veren kuruluşların bu hizmeti verdiklerini gösterir ‘ibare’leri taşımaları zorunlu hale geliyor. Yönetmelik, ödeme kuruluşlarının faaliyet alanına ve müşteri sayılarına bağlı olarak Aralık 2022’den itibaren TCMB’de asgari teminat bulundurmalarını da zorunlu kılıyor. Asgari Özkaynak İçin Tebliğ ‘Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para İhracı İle Ödeme Hizmeti Sağlayıcıları Hakkında Yönetmelik’in yürürlüğe girmesinin ardından 22 Oc

Alibaba Group’un elektronik ticaret platformu  Alibaba.com, elektronik ticarette (e-Ticaret) 2021 itibariyle yaşanan tarihi büyümenin temelini oluşturan trendlerin ayrıntılarını paylaştığı B2B (Busines to Busines) Dijital Bakış 2022 Raporu’nu yayımladı. Rapor, B2B alanında e-ticaretin bu büyümeyi nasıl tetiklediğini açıklarken, küresel ticareti gelecekte nasıl etkileyebileceğini de ele alıyor. Raporda, Türkiye’de internetten (online) siparişlerden elde edilen gelir oranının 2020 yılında yüzde 13.9 olduğu açıklanırken, 2022 yılında bu oranın yüzde 14.9’a ulaşarak; 2026 yılında ise yüzde 16.8 oranın da olması öngörülüyor. 2021 yılı zorlu bir yıl olsa da, küresel ticaret için umutlu   ve artık ticarette bir sıçrama olmasının beklendiği bir yıl oldu. İnişli çıkışlı küresel talepten ve dijital dönüşüm dalgasından etkilenen ticaret, 2021 yılında hiç olmadığı kadar tarihi bir rekor kırdı. Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (United Nations Conference on Trade Development –