Bilişim Teknoloji

Bir buçuk asırlık (150 yıl) dünya iletişim şirketi  Ericsson cep telefonu ağları ve diğer iletişim kanallarında ‘Gerçek Zamanlı 5G Deneyimi’ için yeni bir çözüm geliştirdi. “Time-Critical Communication-Süre Açısından Kritik İletişim” adlı yeni yazılım çözümü, 5’inci Nesil (5G) iletişim ağlarında gecikme süresini azaltacak ve yüksek güvenilirlik sağlayacak. Yeni iletişim çözümü, bulut çözümleri (Cloud Solutions) üzerinden oynanan oyunlar, artırılmış ve sanal gerçeklik gibi alanlarda daha iyi deneyim sunarken; uzaktan kontrol, mobilite otomasyonu ve endüstriyel kontrol gibi alanlara da yeni deneyimler getirmesi bekleniyor. Çözüm, herhangi bir 5G frekans bandında genel ve özel ağlarda kolayca kullanıma alınabilecek. Tüketiciler, işletmeler ve kamu sektörü için sürenin önemli olduğu uygulamaları dikkate alan Ericsson, hizmetlerin gerektirdiği düşük gecikme süresi ve yüksek güvenilirliği sağlayan yeni uçtan uca çözümüyle 5G özelliklerini geliştiriyor.  Yazılım Yükseltme Olanağı

Vergi takiplerinin inceleme ve denetimleri dijital ortamda yapılacak. Bunun için gerekli alt yapı oluşturulacak. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) kabul edilen Vergi Usul Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 26 Ekim 2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Vergi  Usul Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 26 Ekim 2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.  Vergi Usul Kanunu’nda, küçük esnaf, çiftçi ve sosyal medya üzerinden kazanç sağlayanlara yönelik düzenlemeler yer alıyor. Kanunda sosyal medya fenomenleri ile mobil cihaz uygulaması geliştirenlere yönelik de vergi düzenlemesi yapıldı. Düzenlemeyle, sosyal medya paylaşım ve içerikleriyle kazanç elde eden kişiler 640 bin liraya kadar olan gelirlerinde yüzde 15 stopaj ödeyecek. Stopaj kesintileri bankalar tarafından yapılacak, yıllık beyanname verilmesi gerekmeyecek. 640 bin lirayı geçen gelirler ise gelir vergisi kapsamında alınacak. Mobil

“Dünya’da bir ilk; sismik teknoloji ile depremin etkisi sıfırlanacak” cümlesi biraz abartılı ve iddialı gibi gözükse de teknoloji her alanda o kadar ilerledi ve akılları zorlar bir konuma geldi ki hiçbir şeyin olmaması artık mümkün değil gibi gözüküyor….  Ortadoğu, Avrupa, Körfez Bölgesi ve Afrika’dan 29 ülkenin bilişim teknolojisi profesyonellerini bir araya getirecek Data Center (Veri Merkezi) Fuarı (DCF), 28-30 Ekim 2021 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilecek. Dünyada bir ilk olduğu öne sürülen ve fuarda ilk kez sergilenmesi planlanan sismik sistem sayesinde data merkezlerinin olası bir deprem durumunda zarar görmeyeceği ifade ediliyor…. Yüksek şiddette meydana gelen depremlerin veri merkezleri dışında; yerleşim alanlarında da etkisini azaltabileceğini düşündüğüm ileri teknolojiyle geliştirilen ürün, zarar verici şok dalgalarının ve titreşimlerin hareket yolunu ortadan kaldırma veya önemli derecede azaltma özelliğine sahip….   Fuarın, Türkiye’nin bölge

Dijital ortamda klasik imza atılmasına olanak tanıyan Nitelikli Elektronik Sertifika (NES) Uygulaması; çipli olan yeni Türkiye Cumhuriyeti (T.C) Kimlik Kartları’na yüklenerek, yüz yüze işlem zorunluluğu olmadan da imza atılabilinecek. Türkiye’deki devlet kurum ve kuruluşları Elektronik Devlet (e-Devlet) Sistemi’ne hızla entegre (birleştirme-uyum) edilirken böylece vatandaşlar, e-Devlet Kapısı ( www.türkiye.gov.tr ) üzerinden aldıkları hizmetler için de kimlik kartlarını okutarak imza atabilecek. Konuya ilişkin “ Elektronik İmza Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik”   15 Ekim 2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yönetmeliğe göre, Islak imzanın zorunlu olduğu alanlar veraset ilamı, evlenme ve üçüncü tarafın şahitliğine ihtiyaç duyulan emlak alım satım işlemi gibi durumlar kapsam dışı tutuluyor. Yönetmelik’te ayrıca “Denetim” konusuna da açıklık getirilerek, Elektronik Sertifika Hizmet Sa

Buharlı makinelerin keşfi ile endüstride (sanayi) yaşanan devrimin ardından asıl devrimin, mobil teknolojide başlatılan 5’inci Nesil teknoloji (5G) ile beraber yaşanacağı belirtiliyor. 5G ile birlikte fabrikalarda 100 kat daha hızlı haberleşme sağlanabileceğini dile getiren uzmanlar, 5G teknolojisinin endüstriyel dönüşümdeki belirleyici rolünü vurguluyorlar. Bugün dünyanın birçok ülkesinde dijital dönüşümün ve endüstrinin dördüncü evresinin başrolünde 5G teknolojisinin yer aldığını dile getiren uzmanlar, bu teknolojinin fabrika içerisindeki nesnelerin bağımsızca hareket edebilmesini ve hareket esnasında çok daha hızlı haberleşebilmelerini mümkün kıldığını dile getiriyorlar. Yüksek Kapasitede Bilgi İşlem İhtiyacı Uzmanlar, insanların yaptığı emek ve iş gücü gerektiren işleri yapabilecek robotlar ve makinelerin olmasına karşın, karar verme ile ilgili süreçlerde yüksek kapasitede bilgi işlem ihtiyacının ortaya çıktığına dikkati çekiyorlar. Mevcut şartlarla çok yüksek kapasitede bilg

Ürün çeçitliğinin çok oluşu yani ürün enflasyonu tüketici de olumsuz psikolojik etkilere yol açarken;  optik çözümlerde dünya lideri ve yüksek teknoloji şirketi konumunda olan ams Osram sahteciliğe karşı ‘Güven Programı’ geliştirdi.   “Ürün korsanlığının sahte ve orijinal ürünler arasındaki farkı tespit etmeyi oldukça zor bir hale getirdiği” düşüncesinden hareket eden Osram, sahte ürünlerin satışının hem tüketicinin can güvenliğini tehlikeye soktuğunu hem de markanın güvenilirliğini sekteye uğrattığını ifade ediyor. ams Osram, sahte ürün satışının önüne geçmek için web sitesi üzerinden hızlı ve kolay bir biçimde ürün kontrolü yapılabilecek online araç geliştirdi. Tüketici Maddi Manevi Zarara Uğruyor Teknolojik ürünler, insanların ve toplumların yaşam kalitesini iyileştirmeyi hedefliyor. Ancak, bu ürünlerin sahte ve taklit ürün çıkması halinde ise tüketici hem maddi hem de manevi olarak zarara uğruyor. Osram  tarafından sahte ürün satışının önüne geçmek için hayata geçirilen uygu

Tıbbi malzemeleri transfer ve teslim etmek için kurulacak drone ağı Orta Doğu ve Kuzey Afrika (MENA: Middle East-North Africa ) bölgesinde işler hale getirilecek. 40 drone istasyonundan oluşacak ağın 2022 yılında faaliyete geçirilmesi bekleniyor. Drone ağının acil müdahale kapsamında 24 saat çalışması hedefleniyor. İnsansız Hava Araçları (İHA) olarak da nitelendirilen drone projesinin amacı, drone’ların şehirdeki laboratuvarlar, eczaneler, kan bankaları ve sağlık tesisleri arasında tıbbi malzeme, ilaç, kan üniteleri, aşı ve numuneleri güvenli bir şekilde transfer etmesini sağlamak olarak açıklanırken, proje aynı zamanda tıbbi tesislerdeki doluluk oranlarını düşürmenin yanı sıra test sonuçlarının kalitesini artırmaya da katkıda bulunacak. Ayrıca drone ağının karbondioksit emisyonlarını ve trafik sıkışıklığını azaltması da bekleniyor. Abu Dabi’nin MENA bölgesinde bu teknolojiyi benimseyen ve kullanan ilk şehir olacağı belirtilirken, sağlık sektörünü iyileştirmek adına ileri teknolojil