Dördüncü Sanayi Devrimi’nin Tarihi

Dördüncü Sanayi Devrimi’nin Tarihsel Gelişimi; M.Ö 10.000 yılına kadar, insanlar avcılık yapıp avladıkları hayvanları tüketerek hayatlarını

sürdürmüşler, daha sonra avcılık-toplayıcılık dönemini yaşamışlar ve bu dönemden sonra ise, yaşam şekillerini hayvan yetiştirmek, mahsul ekip biçmek, yoluyla değiştirerek yerleşik hayata geçmişler. Böylece, insanlık tarihinin ilk ve en önemli devrimlerinden biri olan tarım devrimi başlamış. Bu gelişme ile beraber toplumlar sadece tüketen değil aynı zamanda üreten toplumlar haline dönüşmüş. Yerleşik hayata geçen toplumlar üretimlerini daha verimli hale getirebilmek için, çeşitli yöntemler geliştirmeye başlamışlar. Dünya tarihinde yaşanan tüm gelişim ve değişimler, 18’inci yüz yılın ikinci yarısında tarım ve sanayi ile önemini arttırarak korumuş. 

İnsanlık tarihine bakıldığında Tarım Devrimi’nden Sanayi Devrimi’ne geçişte oldukça uzun bir sürecin yaşandığı görülüyor. 18’inci yüz yılın ortalarından sonra buharlı makinelerin icadıyla başlayan Birinci (1.0) Sanayi Devrimi ile yaşanan gelişmeler çok daha hızlı olmuş. Ve hala etkileri sürüyor. İlk sanayi devrimi su ve buhar gücünü kullanarak mekanik üretim sistemlerini geliştirmiş.

İkinci Sanayi Devrimi (2.0) ile elektrik gücünün yardımıyla seri üretime geçilmiş. İkinci Sanayi Devrimi, 19’uncu yüzyılın sonlarında üretimde elektriğin kullanılması ve elektrik gücünün değişik alanları yönlendirmesi ile ortaya çıkmış. İkinci sanayi devrimi; telefonun keşfedilmesiyle iletişim teknolojilerinin yayılmasına da neden olmuş. Bu sanayi devriminde, ilk örneğinden farklı olarak bilimsel bilginin önemi ortaya çıkmış.

Bilimsel bilgi tabanlı iletişim teknolojilerinin yayılması bir sonraki sanayi devrimi olan Üçüncü Sanayi Devrimi'nin ortaya çıkmasını da yol açmış.  1968 yılında geliştirilen programlanabilir makineler, Üçüncü Sanayi Devrimi'nin (3.0) başlamasına neden olmuş. Üçüncü Sanayi Devrimi'yle, dijital devrim, elektroniklerin kullanımı ve BT’nin (Bilgi Teknolojileri) gelişmesiyle üretim daha da otomatikleşmiş. Bilgisayarların kullanılmasıyla birlikte üretim daha kolay hale gelmiş. İnternetin yaygınlaşması da üretimi ciddi anlamda olumlu yönde etkilemiş. Bütün bu gelişmeler sayesinde dünya daha birleşik hale gelmeye başlamış ve üretim küreselleşmiş.

Dördüncü Sanayi Devrimi’nin Ekonomiye Kazandırdıkları

Emek ve teknolojinin birleşmesiyle de Dördüncü Sanayi Devrimi doğmuş. Endüstri 4.0 olarak da adlandırılan Dördüncü Sanayi Devrimi’nin ekonomiye getirdiği en büyük yenilik; ekonomiye üretim artışı olarak yansımış. Dördüncü Sanayi Devrimi’nin dünya ekonomisi üzerinde çok yönlü etkileri olacağı ve bu durumun tüm makro değerleri etkileyeceği öngörülüyor. Dördüncü Sanayi Devrimi'nin en önemli bileşeni olan inovasyon (yenilikçilik) yeni ürünler yoluyla yeni pazarların oluşturulmasına olanak sağlıyor. Dördüncü Sanayi Devrimi’nin temeli İnsan-Makine İş birliği üzerine kuruluyor.

2000’li yıllarda ortaya çıkan bu devrim, dijitalleşme temelleri üzerinde yoğunlaşıyor. Bu son sanayi devrimi üretimde yüksek teknoloji kullanımını da ön plana çıkardı.

Dördüncü Sanayi Devrimi ile ortaya çıkabilecek yeni iş sahalarında emek ihtiyacının ne oranda olacağı önemli bir tartışma konusu….Dördüncü Sanayi Devrimi, akıllı fabrikaları da devreye sokarak sanal ve fiziksel üretim sistemlerinin etkileşimini de sağlıyor.

Dördüncü Sanayi Devrimi, birçok çağdaş otomasyon sistemini, veri alışverişlerini ve üretim teknolojilerini de kapsıyor. Bu devrim, Nesnelerin İnterneti, İnternetin Nizmetleri ve Siber-Fiziksel Sistemlerin yapısı olmak üzere üç temel yapıdan oluşan bir değerler bütünü olarak da tanımlanıyor. Dördüncü Sanayi Devrimi, teknolojik gelişmeler sayesinde artan üretim verimliliğine neden olmuş.

Siber Fiziksel Sistemler; enformasyon teknolojisinden yararlanarak iletişimi, fiziksel süreçleri ve bilişsel mekanizmaları yöneten ve izleyen sistemler.

Hizmetlerin İnterneti ise; hizmet satıcılarına internet yoluyla hizmetlerini sunma imkânı veren sistemler. Hizmetlerin sunulabilmesi için iş modellerinden ve hizmet altyapılarından oluşuyor.

Nesnelerin İnterneti ile siber-fiziksel sistemler birbirleriyle ve insanlarla gerçek zamanlı olarak iletişime geçip iş birliği içinde çalışabiliyor.

Dördüncü Sanayi Devrimi'nde Büyük Veri (Big Data) Teknolojisi ile Nesnelerin İnterneti (Internet of Things-IoT) kavramlarının bileşimi; akıllı cihazların internete bağlanması sayesinde verilerin kontrol edilmesi ve uygulama sürecinin yürütülmesi olarak açıklanıyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

e-Ticaret Yönetmeliği’ne Danıştay Ayarı

Veri Depolamanın Geleceği

Sanal Dünyanın Bilgi Avcıları