Yaşayan Kalp Projesi

Uzun yıllardır diğer endüstrilerde standart haline gelen sanal dünyada simülasyon ve modelleme artık sağlık hizmetlerinde de giderek daha fazla gündeme geliyor. Sanal ikizlerin kullanımıyla tıp, araştırma ve hasta bakımını ileriye taşıyacak değerli bilgiler elde etmek mümkün oluyor. Dassault Systèmes, Sanal İkizlerin Kalbi: Yaşayan Kalp Projesi ile endüstrilerde olduğu gibi tıp alanında da sanal ikizlerin kullanımının yaygınlaşacağını açıkladı.  

Sanal Dünyada Tıbbi Bakımın İyileştirilmesi

Yeni ürünlerin geliştirilmesi ve test edilmesinde simülasyon ve 3D modellemenin kullanılması, birçok endüstride değerini kanıtlayan bir yöntem. Tıpta, hastanın durumunun tam bir tablosunu sağlamayan 2D görüntülerle çalışmak halen yaygın durumda. Veriler artık dijital biçimde mevcut olduğundan, mevcut standardın 3D’ye dönüştürülmesi, diğer endüstrilerde olduğu gibi tıp alanında da sanal ikizlerin kullanımını mümkün kılacak. Gerçek nesnelerin ve süreçlerin dijital haritalanmasıyla örneğin vücut parçalarını, tek tek organları veya tüm insan vücudunu sanal olarak analiz etmek mümkün olacak. Ayrıca, modeller gerçek hasta verileriyle çalıştırılarak, sonuçlar gerçek muadili ile aynı koşullar altında simüle edilebilecek. Sanal ikizlerin kullanımından özellikle yararlanabilecek tıp disiplinlerinden birinin kardiyoloji olduğunu  belirtiliyor. Dassault Systèmes, sanal ikiz teknolojisini insan vücuduna uyarlamak için 2014 yılında Yaşayan Kalp Projesi’ni başlattığını açıkladı.

İnsan Kalbinin Sanal İkizi


 

Yaşayan Kalp Projesi için, insan kalbinin sanal ikizini gerçeğe dönüştürmeyi amaçlıyor. Bu amaçla araştırma, endüstri, tıp mesleği ve düzenleyici kurullardan oluşan 100’den fazla kurum, güçlerini birleştirdi.  

Bilim insanları ve araştırmacılar, on yıllardır insan kalbinin karmaşık koşullarıyla uğraşıyor ve dolayısıyla Yaşayan Kalp Projesi’nin başarısına önemli ölçüde katkıda bulunuyorlar. Aynı zamanda şirketlerden gelen geri bildirimler, modelin daha da geliştirilmesine yardımcı oluyor. Yaşayan Kalp Projesi, sağlık sektöründeki halihazırdaki kullanım pratikleri ABD Gıda ve İlaç Dairesi de dahil olmak üzere tüm katılımcıları sayesinde birçok başarıya imza attı. Örneğin yeni doğanlarda ciddi kalp kusurlarını düzeltme operasyonlarında klinik tedavileri desteklemek için kişiselleştirilmiş kalp modelleri halihazırda kullanılıyor.

En iyi yaklaşımı belirlemek için, hekim rehberliğinde birçok sanal ameliyat yapılabiliyor. Tıp öğrencileri ile hastane personeli ve hatta hastalar da Yaşayan Kalp’ten yararlanabiliyor. Kalbin sanal ikizi, sanal dünyada cerrahi prosedür eğitimleri için sağlık sektöründe kullanılabiliyor. Ayrıca simülasyon sayesinde geliştirme döngüleri ve test serileri hızlandırılabiliyor ve optimize edilebiliyor. 

Sonraki Adım: Sanal İnsan Vücudu

Bu alanda devam eden araştırmalar, hasta bakımının iyileştirilmesine ve ilaçların veya tıbbi teknolojinin gelecekte yeni bir düzeye ulaşmasına katkıda bulunacak. Dassault Systèmes, Yaşayan Akciğer ve Yaşayan Beyin gibi diğer organlara yönelik projeler üzerinde de ortaklarıyla birlikte çalıştığını ifade ediyor. Yaşayan Beyin, şu anda epilepsi gibi nöronal bozuklukları araştırmak için kullanılıyor. Burada da bireysel hasta verilerinden yararlanarak beyin aktiviteleri simüle edilebilecek ve böylece hastalığın anlaşılması, nöbetlerin tahmin edilmesi veya nöbet tiplerinin sınıflandırılmasına yardımcı olunacak.

Bu karmaşık organların sanal modelleri zaten o kadar gelişmiş ki, bir adım daha ilerisini düşünmek yani çeşitli bireysel modelleri birleştirmek ve böylece tüm insan vücudunu simüle etmek şimdiden mümkün. Sanal ikizin bu şekilde kullanımı, kişiselleştirilmiş tıbbın gelişimini daha da ileriye taşımanın yolunu açıyor. Böylece gelecekte her hasta kendi vücuduna, genlerine ve metabolizmasına uygun tedaviyi tam olarak alma şansına sahip olacak.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sanal Dünyanın Bilgi Avcıları

Dijitalleşmenin Ekonomiye Etkisi

Tarım Bilgi Sistemleri