Dijital Mecralarda Nasıl Verimli Olunur?
Günümüzde neredeyse her şeyin dijitale kaydırıldığı düşünülür ise “Dijital mecralarda nasıl verimli biçimde var olunabilir?” Sorusunun da yerinde ve sorulması gerekli bir soru olduğu akıllara gelebilir. Önceki blog yazılarımın birinde yaratıcı endüstrilere ihtiyaç olduğunu dile getirmiştim. Zorlu Holding’in Zorlu PSM ile birlikte dijitalleşme üzerine merak uyandırmak ve disiplinlerarası diyalog geliştirmek amacıyla hayata geçirdiği Digilogue’un Future Tellers/Gelecek Anlatıcıları Serisi Raporları’na göre, yaratıcı endüstriler, ekonomik ve sosyal toparlanmayı hızlandırabilir.
Pandemi döneminde Zorlu PSM ve kar
amacı gütmeyen bir sivil toplum kuruluşu olarak İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV), işbirliğiyle
“Toplumsal Dönüşüm ve Yaratıcı Endüstriler” temasına odaklanılarak hazırlanan
rapor, ortak akıl yürütmeye ve yaratıcı endüstrilerin etkisine dikkat
çekiyor.
26 uluslararası kurum
temsilcisinin; pandemi dönemine ilişkin değerlendirmeleri ve ileriye dönük
yönlendirici öngörülerine dayanan rapor; kişileri ekonomik, çevresel, sosyal ve
kültürel anlamda etkileyen yaratıcı endüstrilerin ekonomik ve sosyal toparlanma
süreci için hızlandırıcı bir rol üstleneceğine vurgu yapıyor.
Rapor,
İstanbul Bilgi Üniversitesi Kültür Yönetimi Yüksek Lisans Programı Direktörü
Doç. Dr. Gökçe Dervişoğlu Okandan’ın danışmanlığı ve sosyal inovasyon platformu
imece’nin editöryel desteğiyle hazırlandı. Uluslararası kurumların
temsilcilerinin kolektif içgörülerini içeren raporun, “Türkiye Kültür Sanat
Kurumları”, “Uluslararası Kültür Sanat Sahnesi”, “Müzik Festivalleri”,
“Yaratıcılık ve Teknoloji Odaklı Ekosistemler” ve “Dijital ve Hibrit
Etkinlikler” başlıklarında, geleceğin nasıl tasarlanabileceğine dair
yönlendirici bir kılavuz olması amaçlanıyor.
Ekonomik Sürdürülebilirlik Nasıl Sağlanır?
Yaratıcı endüstriler,
dijitalleşme ile tüm dünyada değişiyor, dönüşüyor. Yaratıcı endüstri aktörlerinin
örnek alabileceği ve üstüne yeni modeller inşa edebilecekleri araç ve yöntemler
de raporda yer alıyor. Kültür-sanat endüstrisindeki yerel kurum ve aktörlerin
yanı sıra uluslararası kurumların da katılımcı olduğu raporda; pandemi
döneminde fiziksel işlerin neredeyse durma noktasına geldiği kültür-sanat ve
etkinlik sektöründe dijitalleşmenin açabileceği imkanlara değiniliyor. Seri
kapsamında; Barbican Centre, Borusan Sanat,
Cleveland Sanat Müzesi, Elbphilharmonie, Extrema Festival, Gray Area, Harpa,
HeyMo The Experience Design Company, I-Mice Derneği, Illusionist Digital Arts
Studio, İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği, İstanbul
Kültür Sanat Vakfı (İKSV), İstanbul Modern, Jules Verne Travel&Event,
Kapital Medya, Le Guess Who?, Loveland Events, Lincoln Center, Primary Talent
International, SALT, Sonar+D, Sonar Barcelona, Southbank Centre, Stochastic
Labs, TodaysArt ve Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nden sektör profesyonelleri,
“Hem kurum hem katılımcı açısından dijital mecralarda nasıl verimli biçimde var
olunabilir?”, “Kurumlar dijital mecralarda, çevrimiçi faaliyetlerinde ekonomik
sürdürülebilirliği nasıl sağlayabilir?” “Sanatçı ve kurum arşivlerini daha
erişilebilir kılmanın yolları nelerdir, nasıl gelir modeline dönüştürülür?”,
“Festivaller başta olmak üzere canlı sanat ve eğlence endüstrisi geleneksel
çerçevelerinden uzaklaştıkça hangi dinamikler etrafında şekillenebilir?
“Pandeminin ardından değişen takipçi, izleyici deneyimleri festival gibi canlı
sanat ve eğlence endüstrisine yönelik alışkanlıkları nasıl etkiler?” ve “Sanat
üretimi ve iş yapma pratiğinde, sanatçıdan sahne emekçilerine, kurum
çalışanlarından sanatseverine tüm paydaşların iyi olma halini gözeten değerler
sistemi nasıl kurulabilir?” gibi pek çok sorunun cevabını birlikte arıyor.
Endüstrinin Karşılaştığı Sorunlar
Sorgulamanın ve beraber düşünme
kaslarını güçlendirmenin faydalı olacağı bir dönemdeyiz. Endüstrinin karşılaştığı ve derinden etkilendiği sorunları
tartışmaya açarak ortak öğrenimler oluşturma, bir tecrübe havuzu yaratma ve bu
havuzu topluluk için potansiyel kaynaklara dönüştürme hedefiyle yayımlanan
raporda; kesin cevapların olmadığı ve çözümlerin deneme yanılma yöntemiyle
bulunduğu bu olağanüstü dönemde reaktif davranmaktan ziyade sorgulamanın ve
beraber düşünme kaslarını güçlendirmenin önemine dikkat çekiyor.
Rapor,
ortaya çıkan kolektif bilgiler ve benzer sorunlardan beslenen tecrübe havuzunu,
dünyadan ve Türkiye’den örnekler ile sunuyor.
Şeffaf Diyalog Alanı Yaratmak
“Future
Tellers/Gelecek Anlatıcıları” diyalog serisinin raporu; şeffaf bir diyalog
alanı yaratılmasını amaçlıyor. Rapor, şu kişilerin katkılarıyla hazırlandı: İstanbul
Kültür Sanat Vakfı Genel Müdürü Görgün Taner,
Zorlu Performans Sanatları Merkezi Eski Genel Müdürü Murat Abbas,
İstanbul Modern Genel Müdürü Levent Çalıkoğlu,
SALT Araştırma ve Programlar Direktörü Meriç Öner, Borusan Sanat Genel Müdürü Ahmet Erenli,
Gray Area’nın yöneticisi Barry Threw, Sonar+D’nin küratörü Jose Luis de Vicente,
Stochastic Labs’in kurucusu Vero Bollow, Todaysart Festival’ın kurucu ve
yöneticisi Olof Van Winden, Southbank Centre Çağdaş Müzik
Yönetmeni Bengi Ünsal, Lincoln Center
Yöneticisi Jordana Leigh, Barbican İnterim Artistik
Direktörü Leonora Thompson, Elbphilharmonie Yöneticisi Nils Hansen,
Harpa Yöneticisi Svanhildur Konraosdottir,
Cleveland Museum of Art Yöneticisi Thomas Welsh, Sonar Barcelona Kurucu Ortağı Enric Palau,
Le Guess Who? Prodüktörü Gijs Cals, Decked-Out Festival temsilcisi Martje Kremers, Loveland Events İşe Alım Müdürü Robert Deutsch,
Extrema Festival kurucusu Uğur Akkuş,
İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Koordinatör ve Başkan
Danışmanı Cemal Beyazıt,
Illusionist Digital Arts Studio Kurucusu Ahmet Gürbüz,
Jules Verne Kreatif Projeler ve Organizasyonlar Müdürü Altan Şengül, I-Mice
Dernek Başkanı Hüseyin Kurt,
Kapital Medya Pazarlama Direktörü Birce Güler ve
HeyMo The Experience Design Company CEO’su Egemen Özcan.
“Future
Tellers/Gelecek Anlatıcıları” diyalog serisinin raporu; yukarıda da
belirtildiği üzere şeffaf bir diyalog alanı yaratmak, yaratıcı endüstrilerdeki
aktörleri buluşturmak, kurumlar arası diyaloglara alan açmak ve destek ağları
örmek için atılması gereken kritik adımlara işaret ediyor.
“Aynı
anda etkilenen toplulukların edindiği ortak deneyim, yeni öğrenme süreçleri
için nasıl bir katalizör oluşturuyor?”, “Birbiri ile ilintili olarak yaratıcı
endüstriler, kültür-sanat alanları ve toplumsal davranışlar nasıl
şekilleniyor?” gibi soruları inceleyen diyalog serisi “Future Tellers/Gelecek
Anlatıcıları”nın sunduğu raporun; içinden geçtiğimiz geçiş dönemini gelişime ve
fırsata çevirmek, sanal ortamlara entegre olmanın ve hızla değişen
hayatlarımızın yaratıcı endüstrilere etkisini, kültür- sanat kurumları ve
profesyonellerinin perspektifinden görmek için yepyeni bir platform
olarak değerlendiren Digilogue Artistik Direktörü ve Future Tellers
Küratörü Lalin Akalan; “Sosyal etki odaklı bir çalışmanın ürünü olan raporumuz,
Türkiye’nin ve ilintili küresel yaratıcı alanların eşzamanlı dönüşümlerini
irdelediği için paha biçilmez bir bellek görevi üstleniyor. Her şeyden öte
kültür-sanat ve yaratıcı endüstrilerin paydaşlarının duyulmayan seslerine alan
açarak; nelerin değişmesi gerektiği konusunda bize gelecek senelerde de yol
gösterici oluyor” diyor.
“Future
Tellers/Gelecek Anlatıcıları” raporunun tamamına https://drive.google.com/file/d/1YS7u1-bBvfaaEwqr19xSJ3y84d5KW1uV/view
linki
üzerinden ulaşabilirsiniz
Kurumlar
Dijitale Taşınmak Zorunda
Yapılan
araştırmalar Türkiye’deki kurumların en az yüzde
70’inin işlerini dijitale taşıma zorunda olduklarını gösteriyor. Ülkemizin önde gelen
firmalarının bilişim teknolojileri (BT) yöneticileri “The Race to Reivent:
Connecting Leaders to Empower Digital Transformation-Yeniden
Canlanma Yarışı: Dijital Dönüşümü Güçlendirmek
için Liderleri Birbirine Bağlama” ana temasında sanal platform üzerinde geçtiğimiz
yıl gerçekleşen “11’inci International Data Corporation (IDC) Türkiye CIO
Zirvesi”nde de dijitale taşınma konusunu ele almışlardı. Zirvede
kurumların geleceği, işin geleceği, dijital dönüşüm, inovasyon yönetimi, veriye
dayalı iş modelleri, siber güvenlik, nesnelerin interneti, robotik süreç
otomasyonu, yapay zeka, büyük veri ve analitik, bulut bilişim ve mobilitenin
yanısıra, bu teknolojilerin kurumlarda sağladığı verimlilik ve kurumların iş
yapış şekilleri başlıkları irdelenmişti. Zirvede
ayrıca, tüm vatandaşların ev yaşantıları, internet alt yapıları, evdeki akıllı
cihaz sayısının maksimum kapasitede çalıştığı ve iletişim şirketlerinin
kullandıkları teknolojiler, insan kaynağının önemi gözler önüne serilmişti.
IDC
verileri, 2022 yılında dünyanın en büyük 1000 halka açık şirketinin yüzde 33’ünün
kariyer gelişimi ve başarı planlaması konularında ‘yapay zeka’ destekli öğrenme
yöntemleri kullanacağını da öngörüyor.
Yorumlar
Yorum Gönder