5G’nin Engeli “Fiber” Eksikliği

COVID19 Salgını döneminde bilişim teknolojilerinin katkısı ile sabit ve mobil haberleşme altyapıları ülkemizde ve dünyada yadsınamaz bir hale geldi. Mobil iletişimde 3G ve 4.5G ile elde edinilen tecrübeler, teknolojinin hayatımızın ayrılmaz bir parçası olduğunu ortaya koyarken, teknolojinin insan hayatını kolaylaştıran yanlarının yanında; teknolojinin kötüye kullanılabileceği de dikkat çekmeye başladı. Mobilde 5G ve ötesi teknolojiler ile 6G teknolojisine giden yolda ülkemizde 4.5G’den 5G’ye geçişin önündeki en büyük engelin ‘fiber kablo hattı eksikliği’ olduğu vurgulanırken, fiber hatların artırılmasının oldukça maliyetli olduğunun da altı çiziliyor.  

Türkiye’nin telekomünikasyon ve bilişim alanında teknoloji yol haritasını oluşturmasına katkı sağlanması ve elektronik haberleşme alanında yenilikçi ve özgün yerli ve milli teknolojilerin geliştirilerek kullanımlarının arttırılabilmesi amacıyla yapılması gerekenler uzmanlar tarafından zaman zaman gündeme getirilirken, sektör beklentileri ve 3G ile 4.5G’den elde edinilen tecrübeler de tartışılıp konuşuluyor.

Mobil Şebekeler Sürekli Gelişiyor

Nesnelerin İnterneti (IoT-Internet of Things) ve diğer teknolojik alanlardaki yaşananlar, dünyada olduğu gibi ülkemizde de mobil şebekelerin sürekli gelişmesine yol açıyor. “5G’de yerli ve milli teknolojiler kullanmamız lazım” diyen uzmanlar, alana ilişkin yatırımların yüzde 10’unun küçük ve orta (KOBİ) işletmelerden karşılanmasının kararlaştırıldığını belirtiyorlar. Yerli ve milli 5G Projesi 2018 yılında başlatılırken, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) öncülüğünde ‘5G Vadisi’ kuruldu. BTK, bu konuda lisans üstü çalışma programları da düzenlerken, ‘5G Forum’da da konunun etraflıca tartışılmasını sağlıyor.     

6G, 2030’dan İtibaren Ticarileşebilir

Çin, ABD ve Avrupa Birliği’nin (AB) öncülüğünde 5G uygulamalarının kullanılmasına ilişkin tartışmalar sürerken, “6G Sistemi”nin, 2030 yılından itibaren ticari olarak uygulanmaya başlanmasının beklendiği dile getiriliyor. Ülkemizde de bu konuda bir ortak akıl oluşturularak karar vericilere ışık tutulması sıklıkla konuşuluyor.  

Avrupa Komisyonu’nun konuya ilişkin yaptığı bir açıklamaya göre, AB’nin 6G araştırmalarına hız kazandırmak ve geliştirilmesini desteklemek için ilk resmi girişim olarak "Hexa-X" kuruldu. Buna göre, Hexa-X AB’nin 6G araştırmalarına öncülük yapacak. Nokia da konuyla ilgili açıklamasında Avrupa merkezli birçok 6G girişiminin, yeni nesil ağ teknolojileri ve hizmetlerinin geliştirilmesi ve devreye alınması araştırmalarında yer alacağını duyurmuş. 6G’ye geçildiği dönemde, yalnızca insanlar ve makineler arasında bağlantı kurmakla kalmayıp aynı zamanda insanlar ile dijital dünya arasında da bağ kurulmuş olacak.

Akıllı 5G Platformu

5G, işletmecilere yeni servisler ve bu servislere dayalı yeni gelir modelleri vaad eden bir teknoloji olmasının yanı sıra son kullanıcının da hayatını önemli ölçüde değiştirecek bir potansiyele sahip. Daha iyi oyun deneyimi, daha güvenli internet, daha hızlı ve kişiselleştirilmiş bağlantı deneyimi sunan yeni ekosistemin potansiyelinden kurumların ve bireylerin en üst düzeyde yararlanması için ülkemizden Etiya Firması, ‘Akıllı 5G Platformu’nu geliştirdi. Operatörlerin 5G ekosisteminden gelir elde etmeleri ve yönetebilmeleri için esnek  ve yapay zeka tabanlı dilimleme sunmalarını sağlayan Akıllı 5G Platformu tamamen Türk mühendislerin eseri. Bu platform; operatör ekosistemi içerisinde yer alan ama farklı ağ özelliklerine ihtiyaç duyan özelleştirilmiş 5G deneyimini mümkün kılıyor.

İnternetten Erişilebilir Buzdolabı

Günlük hayatımızın önemli bir kısmına dokunması nedeniyle interneti artık çok farklı şekillerde ve çok farklı ihtiyaçlar için kullanıyoruz. Görüntülü görüşme ve mesajlaşma, internetten erişilebilir klima, buzdolabı ve ev aydınlatma sistemleri, günün yorgunluğunu attığımız oyunlar, elektronik spor (e-spor) müsabakaları ve yakın gelecekte ise uzaktan erişimli medikal robotlar ve otonom arabalar, kişiselleştirilmiş araç içi eğlence sistemleri, artırılmış sanal gerçeklik uygulamaları…Bu teknolojilerin tümünün eş zamanlı ve milyarlar düzeyinde cihazlarla etkileşimli olarak kullanılabilmesi ise geleneksel ağ mimarisi ile mümkün görünmüyor ve yeni bir ağ mimarisini zorunlu kılıyor.

Tüm bu sensörler, nesneler ve insanlar arasındaki iletişimi yönetecek mimari, 5G’nin olmazsa olmazı kabul edilen sanallaştırma ve ağ dilimleme yapısını gerektiriyor.

Kesintisiz  yüksek veri hızı, daha yüksek veri kapasitesi, enerji ve maliyet avantajlarının yanı sıra ağ dilimleme yapısı ile 5G’nin otomotiv, enerji, sağlık, ulaşım, üretim, medya ve eğlence gibi sektörleri büyük ölçüde değiştirmesi bekleniyor.

Kişiye ve İhtiyaca Özel Bağlantı

Kişiye ve ihtiyaca özel bağlantı seçenekleri sunan ağ dilimleme yapısı sayesinde bir 5G sağlayıcısı, bağlantının bir bölümünü diğer ihtiyaçlardan yalıtılmış bir şekilde, bir uygulamaya, bir servise veya bir cihaza tahsis edebilir ve her ihtiyaca özel hız, kapasite, bağlantı ve kapsama alanı tahsisi yapabilir.

Ağ dilimlemenin kitlelere dokunan ve önemli fark yaratacak stadyumlarda sağlayacağı faydalara; daha başka alanlarda verilebilecek birçok örnek de eklenebilir. Örneğin yüksek boyutta veri kullanan ve yüksek hızda internet bağlantısına ihtiyaç duyulan bir e-spor müsabakası sırasında oyuncuların bağlantı sorunu yaşamamaları için oynanan oyuna özel bant genişliği ve hızı tahsis edilerek turnuvanın sorunsuz sonuçlanması sağlanabilir.

Geleceğin ulaşım ve lojistik çözümü olan otonom araçlar ise bir diğer örnek olabilir. Akan bir şehir trafiğinde araçlar, diğer otonom araçlar, trafik ışıkları, insanlar ile yüzbinlerce sensör üzerinden etkileşime girer. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

e-Ticaret Yönetmeliği’ne Danıştay Ayarı

Veri Depolamanın Geleceği

Sanal Dünyanın Bilgi Avcıları