Teknoloji ve Sektörler…
Günümüzde artık teknoloji her yerde
her şey de…Çatı sektör olmasının getirdiği bir özellikle; teknolojinin
girmediği bir alan hemen hemen kalmadı gibi…Ancak bunun avantajları ve
dezavantajları var elbette…Ama avantajlarının daha çok ve üstün olduğu kesin…Bakışaçılarımızı
değiştirmesi…Ayak uyduranlar uyduramayanlar muhabbeti derken…Global
gelişmelerin yaşandığı bir dünyada insanların en çok gereksinimi olan ürün ya
da araçlar ve hizmetler bazı sektörleri elbette ki ön plana çıkarıyor. Benim
naçizane analiz edip; önplana çıkacağını düşündüğüm sektörler; Tarım ve Gıda,
Sağlık, Turizm. Bilim Sanayi ve Teknoloji ile Eğitim sektörü ise çatı sektörler. Teknolojinin en çok
etkilediği sektörlerden biri de Finans Sektörü. Finans Sektörü yukarı da
bahsettiğim sektörler kadar ana unsur olmasa da para ve paracılık sisteminde
yaşanacak gelişmeler uzun yıllar konuşulacak gibi…
Ekonomi muhabirliği yaptığım ilk
yıllardan bu yana hep konuşulan; İstanbul’un Finans Merkezi olacağı ön görüsü,
hala geçerli duruyor. ‘Kanal İstanbul Projesi’ne açıkcası başkalarının baktığı
gibi olumsuz bakmıyorum. İstanbul’u cazibe merkezi haline getirip; Karadenizi uluslararası sulara açacak olan üstün teknolojik yöntemlerle hayata geçirilmesi planlanan asrın projesi. Ülkenin refah düzeyine katkı sağlamak adına; dünya
zenginlerini İstanbul’a çekip; İstanbul’u bir Finans Merkezi haline getirmek
elbette ki mümkün...Bu bağlamda da dünyanın 4’üncü Akıllı Kenti’ni Türkiye’de
inşaa etmek olası gözüküyor. Kafaları, beyinleri fazlasıyla yoran ve meşgul
eden komplo teorilerinden kurtulup; bir an önce akıllı ya da akıl gerektiren
projelerin hayata geçirilmesi; Türkiye’yi, Kurtuluş Savaşı’nın ardındanki
ikinci Kurtuluş Savaşı gibi yeniden, dünyanın parlayan yıldızı haline getirebilir…
Kağıt paraların insane zarar veren 200’e
yakın mikrop, virüs ya da bakteri taşıdığı ve bazı hastalıkların yayılmasına
neden olduğu söyleniyor. Felsefik anlamda dünyayı kirleten ‘PARA’ fizik olarak
da dünyayı kirletiyor demek ki…Bu kirlenmenin önüne değişik isimlerle
adlandırılan dijital para, sanal para veya blockhain (blok zinciri) para ile
geçilebilinir mi? Bilinmez ama…Paranın insanlığa verdiği zararların telafi
edilmesi; sanırım dünyada çok sayıdaki sorunun da telafi edilmesi anlamına gelecek…Modern
Türkiye Cumhuriyeti koşulları içerisinde doğup büyüyen bir birey olduğumdan “Osmanlı”
dönemine özlem duyan biri de olmadım açıkcası…Ancak bu geçmişi karaladığım,
inkar ettiğim anlamına gelmiyor…Fakat fark ettiğim bir gerçek var ki “Osmanlı”
döneminin ‘Darphanesi’ olan; Gümüş ve
altının kaynağı; Kuşburnu ağacının diyarı Gümüşhane de doğmuş olmak kendi adıma
büyük bir şans… Demek ki paranın basıldığı yer, darphane olsa dahi insanların
dürüst ve mütevazi kalabildiği, kirlenmediği yer ve durumlar da olabiliyor…
İnsanlığın doğduğu topraklar olmasa da “Anadolu” yüzyıllarca çok çok çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapmış olmanın avantajlarını taşıyor…Yüzyıllarca savaşlar yaşanmış, göçler olmuş; yeri gelmiş köprü görevi yapmış; yeri gelmiş ‘ev’ olmuş Anadolu’nun; sanırım tüm dünyaca turizm değerinin artık daha da kavranması kaçınılmaz gözüküyor. Medeniyetlerin, kültürlerin ve halkların kardeşliğinin konuşulduğu günümüzde tarih boyunca insanlığa ev sahipliği yapmış Anadolu; hak ettiği turizm değerine ulaşmalı kanımca…Tam da bugünlerde müzekart fiyatlarının düşürülmesi hoş bir gelişme diye düşünüyorum. Böylece, çocuklar, gençler ve yetişkinler bol bol müzeleri gezip; kendi tarihleri ve kültürlerine yeniden tanıklık edebilecekler…Türkiye çapındaki tüm otellerin ve turizm tesislerinin kalitesini ve değerini konuşmaya gerek yok sanırım…
İnsanlığın doğduğu topraklar olmasa da “Anadolu” yüzyıllarca çok çok çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapmış olmanın avantajlarını taşıyor…Yüzyıllarca savaşlar yaşanmış, göçler olmuş; yeri gelmiş köprü görevi yapmış; yeri gelmiş ‘ev’ olmuş Anadolu’nun; sanırım tüm dünyaca turizm değerinin artık daha da kavranması kaçınılmaz gözüküyor. Medeniyetlerin, kültürlerin ve halkların kardeşliğinin konuşulduğu günümüzde tarih boyunca insanlığa ev sahipliği yapmış Anadolu; hak ettiği turizm değerine ulaşmalı kanımca…Tam da bugünlerde müzekart fiyatlarının düşürülmesi hoş bir gelişme diye düşünüyorum. Böylece, çocuklar, gençler ve yetişkinler bol bol müzeleri gezip; kendi tarihleri ve kültürlerine yeniden tanıklık edebilecekler…Türkiye çapındaki tüm otellerin ve turizm tesislerinin kalitesini ve değerini konuşmaya gerek yok sanırım…
Daha
önceki bloglarımda teknolojinin tarım ve gıda sektöründe yaşattığı ya da
yaşatacağı gelişmelere değinerek; tarım teknolojilerinin ekonomiye katkısından
uzun uzun söz etmiştim. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın en son açıkladığı hayvancılıkla
ilgili proje de; Hollanda ve diğer gelişmiş tarım ve hayvancılık sanayisi
ülkelerinde uygulanan projelerle benzerlik taşıyor. Büyükbaş hayvanların kulaklarına
takılacak cip’lerle (cep telefonu benzeri) hayvanın sağlık durumuna ilişkin
veriler (bilgiler) SMS (kısa mesaj) olarak veterinerlere iletilecek. İlk olarak yaklaşık
200 çiflikte denenen pilot uygulama; daha sonra ikinci pilot uygulama olarak 20
bin hayvana yaygınlaştırıldı. Başarı sağlanması durumunda ise 18 milyon hayvan
uygulama kapsamına alınacak…Bakanlığın bir diğer projesiyle de “Tohumdan Sofraya Dijital Değer Zinciri” yaratılarak; yerli yazılım
sistemi oluşturulup, üretim ve tüketimin
her adımı takip edilecek.
Sağlık sektörüne ilişkin de başkent Ankara’da; İzmit’te
kurulan ‘Bilişim Vadisi’nin benzeri; serbest
bölge içinde ‘Sağlık Vadisi” kurularak, sağlık teknolojilerinin gelişimi
sağlanacak…Vadide, temel
araştırma laboratuvarları ve tıbbi cihaz üretim merkezleri yer alacak.
Bu arada, dünya çapında tanınmış sağlık profesyonellerini bir araya
getirecek “Sağlık Teknolojileri Liderler
Zirvesi “ 10 Mart 2020 tarihinde İstanbul’da gerçekleştirilecek. Zirvede,
giyilebilir teknolojilerden, yapay zekaya, mobil teknolojilerden (tele tıp),
Big Data’ya (Büyük Veri) ve IoT’ye (İnternet of Things-Her Şeyin İnterneti)
kadar sağlık sektörüne yönelik teknolojiler konuşulacak.
Dijitalleşmenin
dönüştürdüğü sektörlerin arasında ‘eğitim’, listenin ilk sıralarında yer alıyor.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) “Eğitimde Dijital Dönüşüm” projeleri kapsamında, okullarda hızlı,
kesintisiz ve güçlü bir internet bağlantısı ve erişimi için kablolu-kablosuz ağ
altyapısı güçlendirilecek.
Kara
tahtadan akıllı tahtaya, basit seviyedeki bir kimya laboratuvarından 3D
yazıcılara geçişte şüphe yok ki okulların güçlü bir iletişim altyapısına kavuşmasına ihtiyaç
var...
Öğrencilerin okulda öğrendikleri konuları yeni nesil teknolojik uygulamalarla
mekandan bağımsız evde, parkta bile deneyimlemesi, diğer öğrencilerle interaktif
bir ortamda yeni metodlarla öğrenme teknikleri seçenekleri; tüm velilerin ortak
beklentisi haline gelmiş durumda. Bu noktada da Bütünleşik Web-Tabanlı Uzaktan
Öğretim Sistemleri’nden yararlanılıyor.
Öte
yandan, üniversitelerdeki uzman öğretim elemanı sayısının ve fiziksel mekanların
yetersizliği, bilişim teknolojilerinden yeterince faydalanılamaması ve vasıflı
eleman açığı gibi sorunlar klasik öğretim sistemlerinde değişime ihtiyaç
hissettiriyor…
Cumhurbaşkanlığı
İdari İşler Başkanlığı Hukuk ve Mevzuat Genel Müdürlüğü’nün hazırladığı 11. Kalkınma Planı’nın
odağında sanayi ve teknoloji (savunma sanayi ve diğer sanayi kollarını kapsayan)
sektörü yer alıyor. Sanayi ve teknolojinin odağında da 4.0 (dördüncü sanayi
devrimi) bulunuyor. Somut hedeflerin belirlendiği 2023’e giden yolda; imalat sanayisinin payını artırmak;
yenilikçi ve daha gelişmiş bir sanayi için ihracatı yükseltmek isteniyor...
Yorumlar
Yorum Gönder