Türkiye, Sanayi ve Teknolojide 2023’e Hazırlanıyor
Türkiye
sanayi ve teknoloji alanında önemli bir adım atarak, uzun zamandır konuşulan ve
açıklanması beklenen Türkiye’nin 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi’ni
kamuoyuyla paylaştı. 18 Eylül 2019 tarihinde açıklanan strateji, Türkiye’nin
önümüzdeki dönemde sanayi ve teknolojide izleyeceği yol
haritasını kapsıyor.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın uzun süredir üzerinde çalıştığı Türkiye’nin 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi, “Milli Teknoloji Hamlesi” mottosuyla Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü kuruluş yıl dönümü olan 2023 yılı doğrultusunda Türkiye’nin teknolojik bağımsızlığını güçlendirmeye ve sanayide katma değerli üretimi geliştirmeye yönelik hedefleri kapsayacak şekilde oluşturuldu. Ülkenin küresel rekabet gücünü artırmayı amaçlayan strateji, kritik teknolojilerde atılım sağlanmasına yönelik politikaları da içeriyor. Anadolu Ajansı Web Sitesi ve diğer kaynaklardan edindiğim bilgilere göre, Milli Teknoloji Hamlesi 6 başlığı kapsıyor. Bunlar: Toplumsal Refah Artışı, Kürsel Rekabet Gücü, Ekonomik ve Teknolojik Bağımsızlık, Katma Değerli Ürün, Kritik Projelerde Atılım ve Sürdürülebilir Ekonomik Kalkınma.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ilk kalkınma planı olan 2019-2023 dönemini kapsayan 11’inci Kalkınma Planı’nda da, sanayileşme politikalarına yönelik önemli adımlar atılacağı açıklanmıştı. Sanayi ve teknolojinin odak olarak belirlendiği planda, yerli üretimin artırılması hedeflenirken sanayinin hızlandırılması öngörülmüştü.
Planda, imalat sanayi odaklı rekabet gücünün ve verimliliğin artırılmasına değinilerek, teknoloji kapasitesinin geliştirilmesine yönelik atılacak adımlar sıralanmıştı. Planla desteklenecek yatırımlar, stratejik yatırım teşviklerinden faydalanacak. Yatırım tutarının 50 milyon lirayı aşması durumunda, proje bazlı teşvik sistemi devreye sokulacak.
2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi’nde tüm paydaşlar sürece dahil edilirken, strateji sektör temsilcileriyle, sanayi ve ticaret odalarıyla, bakanlıklarla, üniversitelerle, bilim insanlarıyla fikir alışverişinde bulunularak hazırlandı. Çalışmalarda, tüm fizibiliteler gerçekleştirilerek, sektörlerin sorunları tek tek ele alınıp, Türkiye’nin insan kaynağı potansiyeli ortaya konuldu.
2023’e giden yolda somut hedeflerin belirlendiği strateji, milli gelirde imalat sanayisinin payını artırmayı hedeflerken, son 10 senede ortalama yüzde 16,5 olan sektör payının, 2023 yılında yüzde 21’e çıkarılması öngörülüyor. Stratejiyle, yenilikçi ve daha gelişmiş bir sanayi için, sanayide çalışan işçi başına katma değerin 35 bin dolara ve imalat sanayisi ihracatının da 210 milyar dolara yükseltilmesi hedefleniyor.
İhracatta
Teknolojinin Payı Artırılacak
İhracat
rakamlarında teknolojinin payının artırılmasının amaçlandığı strateji
doğrultusunda, imalat sanayisi ihracatında orta yüksek ve yüksek teknolojili
ürünlerin payının yüzde 50’ye çıkarılması öngörülüyor.
Daha rekabetçi ve yüksek katma değerli üretimi hedefleyen strateji kapsamında Ar-Ge’ye yapılan harcamaların milli gelirdeki payının yüzde 1,8’e, bu alanda çalışan insan kaynağının da 300 bin kişiye ve araştırmacı sayısının ise 200 bin kişiye çıkarılması amaçlanıyor.Yürütülecek çalışmalarla, Ar-Ge yatırımlarında dünyada söz sahibi olan ilk 2 bin 500 firmalık listeye, ülkemizden de en az 23 firmanın girmesi hedefleniyor. Yazılım alanında ise en az 500 bin çalışanın olması isteniyor.
2023
yılına kadar, ülkemizde teknoloji tabanlı işlere yapılan yıllık yatırımların
büyüklüğünün 5 milyar liraya ulaşması amaçlanıyor. Yeni teknolojilerle birlikte
akıllı ürün ve hizmetler, piyasada baskın olmaya başlarken, bu noktada
Türkiye'nin, yıkıcı teknoloji alanlarında küresel ölçekte marka olacak en az 23
akıllı ürün çıkarması hedefleniyor ve bunun için yenilikçi, fırsatları en iyi
şekilde değerlendiren girişimciler aranıyor.
Öte
yandan da KOBİ'lerin rekabet gücünü artırmak için stratejik birleşmeleri teşvik
edilerek, KOBİ'lerin doğrudan ihracat yapabilmesi için e-ticaret imkanları geliştirilecek,
veri merkezi yatırımları ve bulut bilişim uygulamaları gibi alanlarda
çalışmalar başlatılacak.
Stratejide 5 Ana
Bileşen ve 23 Alt Politika
Hedeflere
ulaşma noktasında sanayi stratejisinde 5 ana bileşen ve 23 alt politika belirlendi.
İlk bileşen Yüksek Teknoloji ve İnovasyon. Burada amaç, ülkeyi kritik teknolojilerde
rekabetçi bir yapıya kavuşturup, küresel ligde önemli bir oyuncu haline getirmek.
Ve ayrıca ilk olarak teknolojik yetkinlik ve sektörel yol haritalarını belirlemek.
İkinci
bileşen ise Dijital Dönüşüm ve Sanayi Hamlesi. Bununla da teknoloji odaklı
sanayileşme için somut adımlar atılacak. Stratejinin 3’üncü bileşeni Girişimcilik
Alanındaki Politikalar. Girişimcilik alanında uygulanacak politikalarla,
fikirden ürüne kadar tüm süreçte girişimci sayısı arttırılacak ve ekosistem
daha da güçlendirilecek.
Ekosistemde yer alan tüm paydaşların faydalanması için ‘Türkiye Girişim Ekosistemi Platformu’ ve internet sitesi kurulacak.
Ekosistemde yer alan tüm paydaşların faydalanması için ‘Türkiye Girişim Ekosistemi Platformu’ ve internet sitesi kurulacak.
Stratejinin
4’üncü bileşeni Beşeri Sermayenin Dönüşümü. 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi’nin
son ve 5’inci bileşeni de Altyapı Hazırlığı. Beşeri Sermayenin Dönüşümü ve Altyapı
Hazırlığı’nda hayata geçirilecek politikalarla, başarıya giden yolun hızlandırılması
sağlanacak. Güçlü bir altyapı temin edilerek, reformları
gerçekleştirme hızı ve verimliliği arttırılacak.
Yerli Üretimde Öncelikli Ürünler Listesi
Türkiye'nin
ihtiyaç duyduğu teknolojik gelişime katkı sağlayacak yatırım projeleri, uçtan
uca yönetişim ve destek modeliyle Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı
kapsamında hayata geçirilecek. Program kapsamında tanımlanan destekler, ‘Öncelikli
Ürün Listesi’ndeki ürünlerin üretilmesine ilişkin yatırım projelerine kullandırılacak.
Destek başvurusu yapılan yatırım projelerini değerlendirmek, desteklenmesine
dair karar almak ve projelerin destek sürecini izlemek ve izleme sürecinde
karar almak üzere ‘komite’ oluşturulacak.
Türkiye'de katma
değerli yerli üretimin ve üretim kapasitesinin artırılması için belirlenen 6
odak sektör ve bunların gelişimi için kritik önemi bulunan diğer sektörlerde Sanayi
ve Teknoloji Bakanlığınca ‘Öncelikli Ürün Listesi’ Resmi Gazete’de yayımlanmaya
başlandı. 18 Eylül 2019 tarihli Resmi Gazete’de Makine Sektörüne ilişkin
yayımlanan ilk listede demir-çelik makaralı zincirlerden deniz taşıtları için
kıvılcım ateşlemeli motorlara, hibrit imalat sistemlerinden toz geri dönüşüm ve
filtreleme sistemlerine, veri toplama kartlarından rulmanlara kadar çok sayıda
ürün yer aldı.
Yatırımlara sunulacak destek paketinde, belirleyici ölçütlerden biri projenin katma değeri olacak. Kamunun alıcı olduğu projelerde alım garantisi mekanizmasının çalışabileceğinin altı çiziliyor. Böylece üretimde dışa bağımlılık azaltılarak, cari açık kalıcı olarak düşürülecek ve küresel rekabette Türkiye’nin eli güçlendirilecek. Ekim 2019’da ilk çağrıya çıkılarak, yatırım başvuruları alınmaya başlanacak. İlgilenenler bakanlığın web sitesinden gerekli detayları öğrenebilecek.
Yeni
teknolojilere yatırımda ilk aşamada yetkinlik ve kaynakların yüksek olduğu
alanlara odaklanılacak ve hızlı sonuç alınacak alanlardan yola çıkılacak. Sektörel
yol haritaları belirlenirken, ekosistemler de dikkate alınacak.
Öncelikli Sektörler
İçin Stratejik Malzemeler
Milli
ve özgün ürünler üretmek için kritik teknolojilere ilişkin de yol haritaları
saptanacak. Öncelikli sektörler için stratejik malzemeler geliştirilmesi teşvik
edilecek.
Bu
kapsamda, kimya ve ilaç, ulaşım araçları, makine, bilgisayar, elektronik,
optik, elektrikli teçhizat sektörlerinin ihtiyacı olan stratejik malzemeler
belirlenecek.
Orta ve uzun vadeli kaynak planlaması yapılarak, temel malzeme teknolojilerinde altyapı yatırımları tamamlanacak. Stratejik maden ve malzemelerin alternatiflerinin geliştirilmesi için üniversiteler ve mükemmeliyet merkezlerine hedefler konulacak. Bu alanlarda çalışan bilim insanları desteklenerek, araştırma faaliyetlerine teşvikler sunulacak. Ar-Ge ekosisteminde faaliyet gösteren merkez, üniversite, laboratuvar ve Teknoloji Geliştirme Bölgeleri’ne ürün bazlı hedefler tanımlanacak. Araştırma altyapıları sanayinin ihtiyaçlarına çözüm üreten uzman merkezler şeklinde yapılandırılacak.
Üniversiteler,
Organize Sanayi Bölgeleri ve Teknoloji Geliştirme Bölgeleri’nde bulunan makine,
teçhizat, laboratuvar ve test ekipmanlarının envanteri çıkarılarak, sanayinin
ve akademinin ortak kullanımına açılacak. Böylece aynı yatırımların tekrar
yapılmasının önüne geçilecek.
Stratejik
Girişimlere Ortaklık
Kamu, altın hisseyle stratejik girişimlere ortak
olacak. Türkiye
markalarını küreselleştirmek için gerekli adımlar atılarak, teknoloji
standartlarının gelişiminde aktif rol alınacak. Test merkezi ve sertifikasyon
faaliyetlerine ağırlık verilecek.
Özellikle
5G, robotlar ve otonom araçlar gibi alanlardaki mevzuat çalışmalarında proaktif
olunacak. Bağlantılı, elektrikli ve otonom teknoloji tedarikçilerinin
taleplerini karşılamak ve yakın coğrafyaya hizmet vermek üzere “Otomotiv
Akreditasyon ve Sertifikasyon Merkezi” kurulacak.
Yıkıcı
teknolojilerde küresel girişimler kurmak için harekete geçilirken, ‘Türkiye’nin
Otomobili Girişimi’ bu yönde atılan önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Fikri
mülkiyet haklarının altyapısı ve uygulama çerçevesi güçlendirilerek, kamunun
elindeki patent, faydalı model gibi hakların envanteri çıkarılacak.
Kamu
fonlarıyla desteklenen ve stratejik görülen girişimlerin fikri sınai haklarının
Türkiye’de kalması için önlemler geliştirecek. Örneğin kamunun altın hisseyle
stratejik girişimlere ortak olması alternatifi değerlendirilecek.
“Dijital
Dönüşüm ve Yetkinlik Merkezleri”
Sanayi
ve Teknoloji Stratejisi’nin ikinci sacayağı olarak nitelendirilen “Dijital
Dönüşüm ve Sanayi Hamlesi” kapsamında dijital dönüşümden rekabet öncesi iş
birliğine, teşvik sistemi reformundan sanayinin finansmanına, bütüncül bir
yaklaşımla gerekli adımlar atılacak.
Firmaların
dijital dönüşüm olgunluk seviyeleri belirlenerek, sektörel ve işletme
büyüklüğüne göre karşılaştırmalar yapılacak. Türkiye’ye özgü bir model geliştirilerek,
Dijital Dönüşüm ve Yetkinlik Merkezleri kurulacak. Bu merkezler, yönetişim
modeli, kamu ve özel sektörün yanı sıra uluslararası iş birliklerini de
kapsayacak. Yeni istihdam alanları belirleyip, yetkinlik bazlı eğitim
destekleri geliştirilecek.
Gelecek
dönemde sanayi bölgeleri ve teknoloji geliştirme bölgelerinin sayısı daha da
arttırılıp, rekabet öncesi iş birliği mekanizmaları işletilecek.
Savunma
ve Havacılık, Elektrikli Otomobil, Petrokimya, İletişim Teknolojileri gibi alanlarda
stratejik kümeler desteklenerek, bu sayede katma değerli üretim arttırılacak. Yatırım teşvikleri yalın ve daha etkin yapıya
kavuşacak.
Yatırım
Ortamının İyileştirilmesi ve Yeni Yatırım Teşvik Sistemi için de öncelikler belirlenecek.
Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu Mart 2019’da yeniden
yapılandırılırken, tüm tarafların mutabık kaldığı 35 eylem hayata geçirilecek.
Yatırım
teşvikleri de yalın ve daha etkin bir yapıya kavuşturularak, firmalar daha
fazla Ar-Ge yapmaya ve teknolojik ürün geliştirmeye teşvik edilerek, benzer
şekilde yabancı sermayeli şirketlerin de Türkiye’de Ar-Ge merkezleri açması
desteklenecek.
Bölgesel
kalkınma, istihdam ve markalaşma alanında da her bölgenin dinamiklerine uygun
kümelenme ve markalaşma destekleri verilip, altyapı yatırımlarını buna göre şekillendirilecek.
“Dijital
Rozet” Uygulaması
Stratejinin
4’üncü bileşeni olan Beşeri Sermayenin Dönüşümü kapsamında “Mevcut yetenek
havuzunun dönüşümü için veri analitiği ve veri okur-yazarlığı eğitimleri
alanında seferberlik başlatılacak. Dijital teknoloji uzmanı ve dijital
teknoloji yöneticisi gibi yetkinlikleri gösteren ‘dijital rozet’ uygulamasına
geçilecek.
Milli
Eğitim Bakanlığı ile ihtiyaç duyulan teknolojik eğitim müfredatı ve altyapı
ihtiyacı belirlenerek, yazılım teknolojileri ve endüstriyel tasarımın müfredata
eklenmesi sağlanacak.
Meslek
yüksekokulu ve meslek lisesi öğrencilerini sanayi ve teknoloji alanlarında
kariyer yapmaya özendirecek modeller oluşturularak, bu okullardan mezun
olanların, kendi alanlarında çalışmalarını desteklemek için teşvik ve vergi
indirimleri gibi mekanizmalar geliştirilecek.
Kurulacak
100 DENEYAP teknoloji atölyesinde 5 yılda yaklaşık 50 bin özel yetenekli
öğrencinin teknoloji eğitimi alması sağlanacak. Ayrıca, bu yıl ilk defa
Uluslararası Lider Araştırmacılar Programı uygulanmaya başlandı.
Uluslararası
araştırma merkezleri ile iş birlikleri kurularak, yurt dışındaki üstün başarılı
yabancı uyruklu akademisyenlerin Türkiye’ye transferi teşvik edilecek.
Yapay
Zeka Enstitüsü Kurulacak
Açık
Kaynak Platformu’nun kurulması ve yazılım kapasitesinin artırılmasına ilişkin
ise platformla, yazılım maliyetlerinin azaltılması, yazılımcı sayısının artırılması
ve açık kaynak alanında çalışan girişim sayısının artırılması hedefleniyor.
İlk
olarak kamu kesiminin mevcut ve yeni alımlarında, açık kaynak yazılımlara
geçişi için yol haritası belirlenerek, açık kaynak yazılım ekosisteminin kamu
ve özel sektör tarafından desteklenmesi sağlanacak. Bu amaçla, hızla hayata
geçirilebilir, yaygınlaştırılabilir ve yenilikçi bir yazılım eğitimi modeli
hazırlanacak.
Yazılımcı
olmak itibarlı bir kariyer haline getirilerek, bunun için bir seferberlik
başlatılıp, genç yeteneklere yeni
imkanlar sunulacak.
Veri
iletişimi ve açık veri reformunda somut adımlar atılarak, Türkiye genelinde,
veri iletişim hızı ve güvenilir veri iletişim altyapısı için gerekli destekler
sağlanacak. Bu alanda ürün geliştiren yerli teknoloji tedarikçileri teşvik edilip,
kamu alım desteği imkanı sunulacak.
Veri
haberleşmesi konusunda uluslararası standartların geliştirilmesine katkıda
bulunularak, açık veri reformu hızla hayata geçirilecek.
Türkiye'nin
sahip olduğu büyük veri, ekonomik değere dönüştürülerek, bunun için hazırlıkları
tamamlanan Yapay Zeka Enstitüsü kurma çalışmaları devam ettirilecek.
Bu
kurum yapay zeka alanında Ar-Ge çalışmaları yürütecek ve ülke ölçeğinde yüksek
katma değerli projeleri hayata geçirecek.
Türkiye’de
kalması gerekli ve stratejik olan verinin tamamı, güvenlik seviyesi, depolama
ve iletişim standartları belirlenerek, bu amaçla veri güvenliği çerçeve
mevzuatının tamamlanması sağlanacak.
Sanayinin
dijital dönüşümü için gerekli yazılımlar ve altyapılar bulut teknolojilerine
uyumlu olarak geliştirilerek, siber saldırılara karşı siber güvenlik konusu
üzerinde dikkatle durulacak.
Ulusal
Blokzincir Altyapısı Geliştirilecek
Ulusal
blokzincir altyapısı geliştirilerek, blokzincir tabanlı ağ oluşturulması
çalışmaları teşvik edilecek. Kamu uygulamalarından blokzincir altyapısına
taşınabilir olanlar tespit edilip, Açık Kaynak Platformu bünyesinde
projelendirilecek.
Yeni
iş modellerinin blokzincir altyapısındaki pilot uygulamaları için test ortamı
ve katılımcı kümesi oluşturulacak.
Yorumlar
Yorum Gönder