Araç İçi Acil Çağrı, Kazalarda Can Kaybını Azalttı Mı?


Türkiye’de en büyük sorunların başında gelen trafik kazalarının çokluğu ve kazalarda meydana gelen can kayıplarının fazlalığı hala sorun olmaya devam ediyor. Kazaların azaltılması için alınan önlemlerin ne kadar başarılı olduğu yönünde elimde bir istatistik yok. Ancak görünen o ki sürücülerin eğitiminden tutun trafik kurallarının uygulanmasına kadar bir dizi önlemler alınmasına karşın trafik kazaları son surat yaşanıyor.

Kaza olduktan sonra can kayıplarının azaltılmasına yönelik üç yönetmelik geçtiğimiz yıllarda periyodik aralıklarla uygulamaya konulmuştu. İstenen şey; elbette ki kazaların hiç yaşanmamış ya da yaşanmayacak olması. Araç İçi Acil Çağrı uygulamasına ilişkin yönetmelikler kapsamında kullanılan sistemin can kayıplarını ne kadar azalttı ya da önüne geçtiği yönünde de bir bilgi yok elimde. Hem kazaları önlemek hem de kaza olduktan sonra can kayıplarının ne kadar azaldığını ölçümlemek işini yapan kurum ve kuruluşlar vardır elbet.
Bayramlar, en çok trafik kazalarının yaşandığı ve can kayıplarının olduğu dönemler. Bundan yola çıkarak hazır Kurban Bayramı öncesinde de konuyu yeniden gündeme getirmek istedim. Avrupa Birliği (AB) uygulamalarında da geçerli olan Araç İçi Acil Çağrı Sistemi yönetmeliklerinin kapsamını yeniden irdelemek istedim.

Bu alandaki ilk yönetmelik, 112 Acil Çağrı Servisi Tabanlı Araç İçi Acil Çağrı Sistemine İlişkin Motorlu Araçların Tip Onayına Yönelik İdari Hükümlerin Hazırlanması ve Bu Sistem Kullanıcıları için Gizlilik ve Veri Korunmasına İlişkin Yönetmelik (İdari Hükümler Yönetmeliği). İkincisi 112 Acil Çağrı Servisi Tabanlı Araç İçi Acil Çağrı Sistemi Bakımından Motorlu Araçların, 112 Tabanlı Araç İçi Acil Çağrı Ayrı Teknik Ünitelerinin ve Aksamlarının Tip Onayına Yönelik Teknik Şartlarına  ve Deney İşlemlerine İlişkin Yönetmelik (Teknik Şartlar Yönetmeliği). Üçüncüsü de 112 Acil Çağrı Servisi Tabanlı Araç İçi Acil Çağrı Sisteminin Yerleştirilmesi İle İlgili Tip Onayı Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (Değişiklik Yönetmeliği). Değişiklik Yönetmeliği, 9 Haziran 2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmişti.

Yönetmelikler, Türkiye’de Avrupa Birliği düzenlemelerini yakından takip ederek, zorunlu araç içi acil çağrı programını uygulamaya koyuyor.
Avrupa Komisyonu’nun Uygulama Yönetmeliği esas alınarak hazırlanan İdari Hükümler Yönetmeliği, 112 tabanlı araç içi acil çağrı sistemlerine ilişkin olarak yeni tip araçların ve 112 tabanlı araç içi acil çağrı ayrı teknik üniteleri ve bu araçlar için tasarlanıp imal edilen 112 tabanlı araç içi acil çağrı sistem ve aksamlarının tip onayı için idari şartları düzenliyor. Bununla birlikte, İdari Hükümler Yönetmeliği 12 tabanlı araç içi acil çağrı sistem kullanıcıları için gizlilik ve veri koruması hakkında birtakım kurallar da öngörüyor.

Teknik Şartlar Yönetmeliği ise motorlu taşıtların 112 tabanlı araç içi acil çağrı sistemlerine ve 112 tabanlı araç içi acil çağrı ayrı teknik ünitelere ve 112 tabanlı araç içi acil çağrı aksamlarına ilişkin tip onayı için özel teknik şartları ve deney işlemlerini ortaya koyuyor.

Değişiklik Yönetmeliği de Tip Onayı Yönetmeliği’nin birtakım hükümlerini değiştirerek özellikle belirli tanımlar ile motorlu araçlar, ayrı teknik üniteler ve araç sistem aksamlarına uygulanan standartlarının kapsamında yenilikler getiriyor.

Otomobiller, Acil Çağrı Mevzuatıyla Uyumlu

Türkiye'nin 1 Ocak 2013 tarihinde Uyumlaştırılmış Araç İçi Acil Çağrı Sistemi Projesi’ne katılımını takiben, Türkiye’de araç içi acil çağrı sistemi ile ilgili yasama faaliyetleri hızlandırılmıştı. 31 Mart 2018 tarihinden itibaren üreticiler, Türkiye pazarına sunulan araçların araç içi acil çağrı sistemi mevzuatıyla uyumlu olmasını sağlamakla yükümlü hale gelmişti.
 
İdari Hükümler Yönetmeliği ve Teknik Şartlar Yönetmeliği üreticilere ve telekomünikasyon hizmeti sunan işletmecilere birtakım yeni yükümlülükler getiriyor. Üreticiler ve telekomünikasyon hizmeti sunan işletmecilerin bu alanda esas yetkili kılınan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın adımlarını yakından takip etmeleri öneriliyor. Bununla birlikte, 112 tabanlı araç içi acil çağrı sistemleri, kişisel veri ve telekomünikasyon ile ilgili düzenlemelerin kapsamına da girdiğinden, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) ile Kişisel Verilerin Korunması Kurumu da bu alanda düzenlemeler yapıyor.

Araç İçi Acil Çağrı Sistemi Projesi

Uyumlaştırılmış Araç İçi Acil Çağrı Sistemi Projesi, 112 acil çağrı numarasına bağlı olarak çalışıyor.
Avrupa Birliği ülkelerinde, 31 Mart 2018 tarihinden itibaren tüm araçlar bu sisteme uyumlu halde üretiliyor. Birliğe aday ülkelerin de Acil Çağrı Merkezlerini buna göre yeniden dizayn etmeleri isteniyor. Bu sisteme sahip olan bir araç kaza yaptığında sistem otomatik olarak devreye giriyor ve 112 acil çağrı merkezini arıyor. 112 Acil Çağrı Merkezi, arayan aracın konum bilgisini araçta bulunan GPS ile tespit ederek ve araçta bulunan sensörler sayesinde araçta meydana gelen hasarı da yaklaşık olarak hesap ediyor. Çarpma ile birlikte devreye giren sistem sayesinde araç içerisinde bulunan kişiler ile Acil Çağrı Merkezi’nde bulunan görevliler karşılıklı olarak görüşebiliyor. Çağrı alındıktan sonra Acil Çağrı Merkezi’nde (Polis-Jandarma-Ambulans-İtfaiye) bulunan tüm görevliler tarafından kaza yapan araca gerekli müdahale yapılıyor.

2011–2013 yılları arasında 9 Avrupa ülkesi 112 alt yapısını kullanarak, birlikte çalışabilir araç içi acil çağrı sistemini kurmaya başlamışlardı.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

e-Ticaret Yönetmeliği’ne Danıştay Ayarı

Veri Depolamanın Geleceği

Sanal Dünyanın Bilgi Avcıları