İnternete Erişim Herkesin Hakkı
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi, internete erişimi bir ‘insan hakkı’ olarak
tanımlıyor. O nedenle de internete
erişim engelini de insan hakkı
ihlali şeklinde nitelendiriyor.
BM, aldığı kararlarda dünya nüfusunun yarısının
internette sansür uygulayan ülkelerde yaşadıklarına dikkati çekerken, tüm
erişim engellerini ‘insan hakkı ihlali’ olarak görüyor.
BM, her platformda günlük yaşamdaki tüm insan haklarının,
sanal dünyada da geçerli olduğuna işaret ederek, erişime engel getiren ülkeleri
her fırsatta eleştiriyor.
İnternet, elektrik, su gibi bir kamu hizmeti olarak tanımlanırken;
devletlerin ülkelerindeki en ücra köşelerindeki vatandaşlarına dahi bu hizmeti
ucuz, hızlı, güvenli ve kesintisiz sunmaları gerektiği dile getiriliyor. İfade
özgürlüğünün internete erişim hakkını da kapsadığını açıklayan bazı devletler
de, tam ve güvenli internete erişimi sağlayarak elektronik demokrasinin önünü
açıyor.
Günümüzde neredeyse telefon hizmetinin de yerini alan
internet, en temel iletişim aracı haline geldi. İnternet kullanımına ve
internetin içeriğine yönelik bazı engeller koyulsa dahi; araştırmalar 2025’in
sonunda 5 milyara yakın insanın internet kullanıcısı olacağını ortaya koyuyor.
Düşük maliyetli ve engelsiz internet erişimi, insan
haklarının, temel hak ve özgürlüklerin, demokrasinin, kalkınmanın ve sosyal
adaletin tam anlamıyla hayata geçirilebilmesinin temeli niteliğinde
yorumlanıyor.
Dünya’da internetin sıçrama yapması 1993 yılında oldu.
Aynı yıl Türkiye de internete bağlandı. İnternetin Türkiye’ye gelişi 25’inci
yılına girdi.
Türkiye’nin, gelecek ekonomi hedeflerine; interneti
büyütmesi, yeni projeler başlatması, bunları geniş kitlelere tanıtması,
yayması ve toplumun gündemine interneti yerleştirmesi bekleniyor.
İnternete
erişim hakkı uluslararası mevzuatta yok
Uluslararası İnsan Hakları Bildirgesi’nin Avrupa İnsan
Hakları Sözleşmesi’nin 10. Maddesinde de dile getirilen 19. maddesine göre;
herkes fikirlerini herhangi bir müdahale olmadan ifade edebilmeli veya herhangi
bir engel olmadan bilgiyi arayabilmeli…
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin yerleşik içtihatlarına
göre de; internetin kısıtlanması sadece ifade özgürlüğünün değil insanların
bilgi alma hakkının da ihlali anlamına geliyor.
Toplumların gelişmelerini, interneti hayatlarının her
alanında etkin ve özgürce kullanarak gerçekleştirebileceklerinin üzerinde duran
otoriteler, ancak ‘internete erişim hakkı’nın şu anda dünyada uluslararası
insan hakları mevzuatına dahil edilmediğinin altını kalın çizgiyle çiziyor.
İnternet erişimine ilişkin doğal bir hak bulunmaması,
onun yasal bir insan hakkı olması ihtimalini ortadan kaldırmıyor tabi…Günümüzde
internet erişimi diğer insan haklarının yerine getirilmesinde inanılmaz
derecede önemli…
Türkiye’ye internetin gelişinin 19. Yılının (2012)
kutlandığı dönemde Elektrik Mühendisleri
Odası, Ankara Barosu Bilişim Kurulu, İnternet Teknolojileri Derneği, Linux
Kullanıcıları Derneği, Pardus Kullanıcıları Derneği, Alternatif Bilişim
Derneği, Sansüre Sansür Oluşumu ve Korsan Parti Hareketi`nin yer aldığı 8 sivil
toplum kuruluşu, düzenledikleri basın toplantısıyla İnternet Kullanıcı Hakları
Bildirgesi yayınlamıştı.
Bildirgede, ulusal ve fiziki sınırların olmadığı,
evrensel bir ortam olan internette kullanıcıların, hiç bir sınıfsal, ulusal,
kültürel, cinsel, dinsel vb. ayrımlar gözetilmeksizin eşit olduklarına vurgu
yapılmıştı.
Yer yüzünde, sınırsız bir internet erişim özgürlüğü yok
ve dünyanın her bölgesinde belirli ölçülerde internet erişim engellemeleri bulunuyor.
Türkiye de kendine özgü bir içerik kontrol ve erişim engelleme politikası yürütüyor.
Demokratik toplumlarda olduğu gibi, erişim
engellemelerinin sansüre dönüşmemesi için uygulanan yöntemlerin daha açık
olması ve alınan kararlara toplumsal katılımın sağlanması öneriliyor.
Dünyanın en uzak köşelerine internet götürmek için SpaceX tarafından
ortaya konan bir proje var. Yüksek
hızlı ve küresel bir internet ağı tasarısının parçası olan
projenin ne zaman uygulamaya gireceği henüz açıklanmadı.
İnternet ve anayasa
hukuku
İnternetin, hukukun farklı dallarını etkilediğini ve hukukun evrenselleşmesine
güç verdiğini savunan uzmanlar, öte yandan, internet teknolojisiyle eşgüdümlü
ilerleyen yapay zeka teknolojisinin, yargı kararlarını standartlaştıracağını
ileri sürüyor.
İnternet
teknolojisindeki gelişmeler, anayasa hukuku alanına da etki ediyor. Anayasa
yapım süreçleride, internet teknolojisinden yararlanılıyor.
İnternet, bir temel hak olarak
(internete erişim hakkı) anayasa hukukuna konu oluyor.
Türkiye’de Anayasa Mahkemesi Kanunu’nda,
mahkemenin önemli kararlarının mahkemenin internet sitesinde yayımlanacağı
hükmüne yer verildi.
Uzmanlar, internetin, anayasal ilke ve
kurumların üzerine yeniden düşünülmesini gerekli kıldığını ileri sürüyor…
Yorumlar
Yorum Gönder