Teknoloji ‘Kişiselleştirilmiş Tıp’ı İşaret Ediyor

Her anlamda bir değişim ve değişiklik yaşanıyor. Bu değişimin ana etkeni hepimizin bildiği gibi teknoloji. Teknolojideki sınırsız gelişmeler, bilmediğimiz, keşfedemediğimiz değişmeler elbette dünyayı ve insanları derinden etkiliyor.

Tıpta, teknolojik gelişimin yol açtığı değişim ‘kişiselleştirilmiş tıp’a giden yolu gösteriyor. Geleneksel tıp; hemen her hastaya aynı tedavi yöntemlerinin uygulanıyor olması; artık kişiselleştirilmiş tıbbı kaçınılmaz kılıyor.

Genetik biliminde yaşanan keşifler, kök hücre tedavisi ve nanoteknoloji gibi gelişmeler, tanı ve tedavide kişisel tıbbı da beraberinde getiriyor.

Bilişim ve iletişim teknolojilerinin, sensörlerin ve erken uyarı sistemlerinin yaygın olarak kullanılması, önümüzdeki dönemde dijital hastaneleri gündeme taşıyacak.

Başta Ankara olmak üzere bazı büyük illerde şehir hastanelerinin kapatılacağı söylentileri; dijital hastane uygulamaları mı yaygınlaştırılacak? Sorusunu akla getiriyor.  

Sağlık personeli, dijital hastane uygulamasıyla akıllı televizyonlar (IPTV), akıllı telefonlar ve tabletler üzerinden hizmet verecek. Kaydedilen veriye hekim ve diğer sağlık personelinin kolay bir şekilde erişimi sağlanırken; hastanın hekim ile uzaktan iletişime geçerek, bazı hizmetleri alabilmesi imkanı tanınacak.

Giyilebilirler, kişiselleştirilmiş tıbba denk gelmiyor

Günümüzde giyilebilir teknoloji hastalara umut oldu.  Rehabilitasyon çalışmalarının vazgeçilmezi durumuna gelen giyilebilir teknolojinin sunduğu çözümler, hasta ve hasta yakınlarının beklentilerini karşılamaya devam ediyor…

Dijital hastane uygulamasının bir alt uygulamasını teşkil eden ‘giyilebilir teknoloji’, hastanın hastane dışında, günlük yaşamında sağlığıyla ilgili kendisinin ölçtüğü ve kaydettiği verinin sisteme aktarılması ve diğer sistemlerle bütünleştirilmesini sağlıyor. Uygulamaların amaçlarına ulaşabilmeleri için birbirlerini destekleyerek bütünlük sağlayacak şekilde hekim ve diğer sağlık personelinin kullanımına sunulması gerekiyor.

Nabız, ateş, tansiyon, şeker gibi yaşamsal verileri ölçecek giyilebilir cihazlar yeni sağlık teknolojileri arasında olacak. Bu teknolojiler sayesinde hasta verileri, hasta hastanede bulunmadan da kayıt altında tutulabilecek. Acil vakalarda hastanın bulunduğu yere, hasta verileri değerlendirilerek sağlık ekipleri yönlendirilebilecek.

Zamanın hayati önem taşıdığı kalp krizi, kan kaybı gibi durumlarda hastaya acil müdahale için önceden hazırlık yapılabilecek. Yatalak hastaların tedavileri için de kullanılabilecek bu teknolojiler, ani müdahale gerektiren durumlarda birçok hayatın kurtarılmasına yardımcı olacak.

Ağa bağlı bilgisayar, tablet, akıllı telefon, oyun konsolları gibi cihazların kullanımında, hareket alanı ağın bulunduğu alanla sınırlı kalmayacak. Giyilebilir cihaz teknolojileri kullanıcıların kişisel alan ağlarını kendileri ile birlikte taşımalarını sağlayacak. Kullanıcılar kişisel alan ağı sayesinde birçok özelliği, uygulamayı farklı ortam ve mekanlarda çalıştırabilecek.Yakın gelecekte giyilebilir teknolojilerle ilgili heyecan verici gelişmeler yaşanacak.

Yapay organlar, elektronik implantlar

Basılabilir elektronikler, yapay organ, implant gibi sağlık teknolojilerinin geliştirilmesinde kullanılacak. Bulut iletişim, büyük veri, mobil ve kablosuz teknolojilerle çok büyük bir gelişme yakalayan tıp biliminde basılı elektroniklerle yaşanacak gelişmeler, ömrümüzü uzatan, yaşam kalitemizi artıran unsurlar olarak karşımıza çıkacak.

Biyoteknolojik “sentetik bakteri” yeni nesil elektronik sistemlerin habercisi mi? Bilimin insanlarının biyoteknolojiyle ürettikleri sentetik bakterilerin doğal olanlardan hiçbir farkı yok. Sentetik enzimler DNA’ya (Deoksirübo Nükleik Asit) ve RNA’ya (Ribo Nükleik Asit) alternatif olarak yine laboratuarda yaratılmış olan XNA (Xeno Nükleik Asit) molekülleriyle çalışıyor. Tıpkı DNA gibi çalışıp verileri depolayan ve genetik enformasyonlar olarak aktaran sentetik XNA enzimleri sayesinde yakın gelecekte nano-teknoloji alanında büyük bir değişim yaşanabilir. Araştırmacılar, yapay enzimlerin yeni nesil elektronik sistemler ve farklı yaşam formları yaratmak için kullanılabileceğini söylüyor.

XNA enzimleri medikal araştırmalar için de yeni bir umut kaynağı oldu. Yapay oldukları için vücutlarımız bu enzimlere alışkın değil. Dolayısıyla doğal reaksiyonlarla kolayca ve hızlı bir şekilde parçalanmıyorlar. Bu da doğal olanlara oranla daha fazla dayanacakları anlamına geliyor.

Öte yandan, daha önceki yazılardan birinde de değindiğim; DNA (Deoksiribo Nükleik Asit) analizi sayesinde gelecekte vücudun farklı bölümleri yenilenebilecek. Bu da yeni ‘organ’lar ütetilebileceği anlamına geliyor. Gelişme, DNA'nın esas rolü olan bilginin uzun süreli olarak saklanması özelliğinden yararlanacak.